"Bir şey yap güzel olsun... Huzura vesile olsun, rikkate yol açsın, şevk versin, hakikate işaret etsin. Bir şey yap, doğru olsun. İnsanları yalanın ve yanlışın bataklığına düşmekten korusun. Rüzgâra ve akıntıya kapılmasın; kırılsın lakin eğilip bükülmesin... Bir şey yap iyi olsun. Hizmetten, hürmetten, merhametten müteşekkil olsun. Kalpleri yumuşatsın; garibin, yolcunun, zayıfın derdine derman olsun." Mustafa Kutlu (Hüzün ve Tesadüf, s. 15)
Mustafa Kutlu hocayı çok severim, severek okurum. Ayrıca kendisi rahmetli dedeme çok benziyor, daha doğrusu andırıyor. Yeni kaybettiğim için fevkalade etkiler beni kendisini izlemek. Allah sağlık versin. Okuyoruz, okumayanlara tavsiye ediyoruz. Anadolu insanıdır. Yunus.. gibi..
sorry to be offtopic but does someone know of a trick to log back into an Instagram account?? I was stupid forgot the account password. I love any tips you can offer me!
Çok değerli, kıymetli, saygıdeğer bir insandır kendisi. Bir Demet İstanbul eseri ile kendisiyle tanışmak nasip oldu o gün bugündür okuyorum inşallah bir gün kitabını imzalatmak, tanışmak, muhabbet etmek nasip olur... Kendisini ekranlarda daha çok görmek isteriz. Selam ve dua ile...
Kavak derken sade kavak demem türleri var,balık derken keza yine aynı şekil,insanda aynı çeşit çeşit herşeyden biraz biraz,güzel bir söyleşi olmuş,teşekkürler 👏🏻
Durmadan sanat sinema sanat sınama sormussunuz. Yahu hangi yazarlardan etkilenmiş.Hangi yazarin hangi kitabı başucu kitabı gibi sorular sorsaydiniz da biz de feyzlenseydik ya. Röportaji eksik buldum
03.03.2023 İsmim Aysu 12. sınıf öğrencisiyim . Aslında kim olduğum hiç önemli değil . Hayatımı baştan sona değiştirecek mühim bir konuyu paylaşmak istiyorum . Bundan 2 hafta önce Edebiyat öğretmenimiz değişti . Adı İsmail hoca . Ben aslında Edebiyatı çok sevmezdim hatta hiç sevmezdim lakin İsmail hocamızla ben sadece edebiyatı değil kitapları , yazarları , insanları , şiirleri , şairleri de sevdim . 2 Gün önceydi İsmail hocamızdan proje ödevi aldım ve ben edebiyatla ilgili bir konu vereceğini beklerken hocamız bana Mustafa Kutlu'nun Vatan Yahut İnternet adlı kitabını okumamı , özetini çıkarmamı , kitabın anlatımını yorumlamamı , ve yazarımızın en ince detayına kadar hayatına dair her şeyi anlatmamı istedi . Ne büyük bir nimettir ki hem hayata hem edebiyata hem de kitaplarla uğraşıp kafa yorabileceğim bir ödev verdi Allah razı olsun . Mustafa Kutlu'nun hayat hikayesini baştan sona en ince detayıyla yazdım öğrendim ve kitabımızı öyle okumaya başladım . Ve gerçekten çok etkilendim. O mücadelevi ruhu , pes etmeyişi , sürekli bir şeylerle meşgul olması , aklını zihnini yoğun tutması , kendine geliştirmesi ... yani demem o ki hayat hikayesihle beni derinden etkileyen bir yazarımızın eserlerini okumak benim için büyük bir nimet . Allah Mustafa Kutlu Hocamızdan ve Edebiyat Öğretmenimiz İsmail Hocamızdan çok çok razı olsun . Böyle güzel bir ülkede böyle güzel insanların olduğunu bilmek beni ziyadesiyle mutlu ediyor . İyi ki varsınız iyi ki ...
kitap yurdu soruları kim hazırladı bilmiyorum ama bir kahvehanede serbest konuşturulsa daha çok şey dinlenirdi diye düşünüyorum. Ne kadar soğuk ve herkese sorulan sıradan sorulardı öyle. Mustafa Kutluyu yakalamışsınız ama yeterince konuşturamamışsınız. Mavera'da sorulan okuyucu sorularını tekrar sorsanız bile olurmuş :( yine de teşekkür ederiz. Röportajı yapma bahtiyarlığına ve nasibine kavuşan arkadaşlara selamlar...
Bu röportaj ile de tamamen anladım ki. Bu adamda bir gram kültür yok. Okunmaya değmez. 17 kitabını okudum hem kendisi adına kompozisyon hem kitabı adına kompozisyon yazdım. Şuan da sunumunu hazırlıyorum. Tek söyleyebileceğim kendisinin de söylediği gibi oturduğu yerden kalkmamış gezip görmemiş sığ düşünceli biri olduğu. İçine girdikçe nefret ettim. Özellikle de kitaplarındaki kadına karşı olan üslubundan. Yine kendisinin de söylediği gibi kıraathane ağzıyla kitaplar yazıyor. Tabii ki bu sadece benim görüşüm.
Bu yorumunuz ne kadar çok üzdü okurları böyle düşünme sebeplerini açıkca ifade edebilirseniz empati yapmış oluruz belki. Mustafa kutlu yaşadıklarını harikulade betimleyen bir yazar ve bu kadar kötü eleştiriyi hak etmediğini düşünüyorum.
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var. Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini. Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum: ✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız. ✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır. Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum. Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
@@PatatesliPastaben ondan bahsetmiyorum. 13:44 e bakarsanız "tiren temasının mustafa kutlu için anlamı" yazıyor. Ayrıca kutlu'nun kitabının adı tiren değil. Tirende bir keman 🪻
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var. Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini. Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum: ✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız. ✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır. Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum. Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var. Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini. Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum: ✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız. ✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır. Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum. Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var. Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini. Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum: ✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız. ✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır. Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum. Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
@@beyzaosanmaz53 10. Sınıftaki bir kardeşimizin bu kadar güzel bir metin kaleme almasından ötürü seni tebrik ediyorum, Rabbim yolunu ve bahtını açık etsin
![Lp. Сердце Вселенной #60 РОЖДЕНИЕ ЛОЛОЛОШКИ [Финал] • Майнкрафт](http://i.ytimg.com/vi/YoR0pAV9FVQ/mqdefault.jpg)
"Bir şey yap güzel olsun... Huzura vesile olsun, rikkate yol açsın, şevk versin, hakikate işaret etsin.
Bir şey yap, doğru olsun. İnsanları yalanın ve yanlışın bataklığına düşmekten korusun. Rüzgâra ve akıntıya kapılmasın; kırılsın lakin eğilip bükülmesin...
Bir şey yap iyi olsun. Hizmetten, hürmetten, merhametten müteşekkil olsun. Kalpleri yumuşatsın; garibin, yolcunun, zayıfın derdine derman olsun."
Mustafa Kutlu
(Hüzün ve Tesadüf, s. 15)
çok kıymetli bir insandır kendisi,
bu böyledir...
Konuşması o kadar güzel ki yazar olduğunu herkes bilir önünde saygı ile eğiliyorum üstad ve kitaplarını çok seviyorum
Mustafa Kutlu hocayı çok severim, severek okurum. Ayrıca kendisi rahmetli dedeme çok benziyor, daha doğrusu andırıyor. Yeni kaybettiğim için fevkalade etkiler beni kendisini izlemek. Allah sağlık versin. Okuyoruz, okumayanlara tavsiye ediyoruz.
Anadolu insanıdır. Yunus.. gibi..
Kutluokur dostlar yakında buraya gelirler. 😁 Allah uzun ömürler versin üstada..
sorry to be offtopic but does someone know of a trick to log back into an Instagram account??
I was stupid forgot the account password. I love any tips you can offer me!
Mustafa Hoca başka bir adamdır Allah uzun omurler versin
Çok değerli, kıymetli, saygıdeğer bir insandır kendisi. Bir Demet İstanbul eseri ile kendisiyle tanışmak nasip oldu o gün bugündür okuyorum inşallah bir gün kitabını imzalatmak, tanışmak, muhabbet etmek nasip olur... Kendisini ekranlarda daha çok görmek isteriz. Selam ve dua ile...
Muhteşem bir röportaj. Mustafa Kutlu'nun ağzına, Kitapyurdu ekibinin emeklerine sağlık.
İyi ki kitaplarıyla tanıştım dediğim nadir yazarlardan, okumadan geçmeyin🌸
Kendine has karakteriyle okunması,tanınması gereken bir şahsiyet
Bir mustafa kutlu videosu arıyordum yerinde oldu
Ne kadar naif, besleyici, beyefendi, babacan bir "ADAM"
çok kıymetli bir yazar video olan söyleşileri de sayılıdır çok iyi yapmışsınız
Değerli hocamın kitaplarını okumadan önce kendisini tanımak istedim ve elimde olan kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum.
Mustafa kutlu çok büyük bir yazar bence özellikle trende bir keman kitabı beni bitirdi üslubu akıcılığı tam bir sanatçı...
Mustafa Kutlu çok güzel bir yazar onun uzun hikaye adlı romanını okudum ve çok beğendim😊👍
Burdan Begoviç İHL’ye selamlar
Sendemi sinav icin buraya geldin lan hangi siniftannsin? 😂😂🤣🤣😂🤣
@@Stu_main_ImagineLosing 9c sen?
Kavak derken sade kavak demem türleri var,balık derken keza yine aynı şekil,insanda aynı çeşit çeşit herşeyden biraz biraz,güzel bir söyleşi olmuş,teşekkürler 👏🏻
Bu güzel videoyu geç keşfetmem üzdü😔😔inşallah birgün kitaplarınızı imzalatmak ve sizinle tanışmak için yollarımız kesişir🤲🏻🤲🏻🤲🏻
kpss çalışırken kendimi ödüllendirmek için izlediğim video; MUSTAFA KUTLU🤩
Çok iyi bir yazarsınız ❤️
Bu konuşmayı da kitap haline getirmeli 🌿🌸😉
Anadolu ekspresi projesi ile tanıştığım bir yazar eminim kitaplarını okurken inanılmaz bir keyif alıcağım♥️
Çok değerli biri
Hakikaten şu an hayatımda gördüğüm en iyi hikayecilerden biri kitabı daha iyi nasıl anlatırım anlayışiyla yazıyor efsane
Kutlu kitapları hep kitapyurdundan ulaştı bana, şimdide bu video...
Teşekkürler kitapyurdu
PAYLAŞIM İÇİN TEŞEKKÜRLER.
Videonuz çok güzeldi. Benim de yeni hikaye kitabım çıktı: “İnsanlığın Kayıp Anahtarı”
Durmadan sanat sinema sanat sınama sormussunuz. Yahu hangi yazarlardan etkilenmiş.Hangi yazarin hangi kitabı başucu kitabı gibi sorular sorsaydiniz da biz de feyzlenseydik ya. Röportaji eksik buldum
Yeni tanıdım ama çok sevdim
Ne kadar sevindim görünce Mustafa hocayı. Teşekkürler kitapyurdu
Her eylül ayında kitaplarının yolunu gözlediğim yazar. Enteresan olan şimdi de eylül ayındayız.
03.03.2023
İsmim Aysu 12. sınıf öğrencisiyim . Aslında kim olduğum hiç önemli değil . Hayatımı baştan sona değiştirecek mühim bir konuyu paylaşmak istiyorum . Bundan 2 hafta önce Edebiyat öğretmenimiz değişti . Adı İsmail hoca . Ben aslında Edebiyatı çok sevmezdim hatta hiç sevmezdim lakin İsmail hocamızla ben sadece edebiyatı değil kitapları , yazarları , insanları , şiirleri , şairleri de sevdim .
2 Gün önceydi İsmail hocamızdan proje ödevi aldım ve ben edebiyatla ilgili bir konu vereceğini beklerken hocamız bana Mustafa Kutlu'nun Vatan Yahut İnternet adlı kitabını okumamı , özetini çıkarmamı , kitabın anlatımını yorumlamamı , ve yazarımızın en ince detayına kadar hayatına dair her şeyi anlatmamı istedi . Ne büyük bir nimettir ki hem hayata hem edebiyata hem de kitaplarla uğraşıp kafa yorabileceğim bir ödev verdi Allah razı olsun .
Mustafa Kutlu'nun hayat hikayesini baştan sona en ince detayıyla yazdım öğrendim ve kitabımızı öyle okumaya başladım . Ve gerçekten çok etkilendim. O mücadelevi ruhu , pes etmeyişi , sürekli bir şeylerle meşgul olması , aklını zihnini yoğun tutması , kendine geliştirmesi ... yani demem o ki hayat hikayesihle beni derinden etkileyen bir yazarımızın eserlerini okumak benim için büyük bir nimet . Allah Mustafa Kutlu Hocamızdan ve Edebiyat Öğretmenimiz İsmail Hocamızdan çok çok razı olsun .
Böyle güzel bir ülkede böyle güzel insanların olduğunu bilmek beni ziyadesiyle mutlu ediyor . İyi ki varsınız iyi ki ...
Aysu bu ifadelerin çok güzel. Bütün icatlar/ kesifler merak ile başlar . Bu duyguyu hep diri tut.Selamet ile
Renkli kitaplar ve renkli bir insan
Mustafa Kutlu yaa 🤗😍👏
çok güzel.
Tamda elimde kitabını okurken bu video çok iyi oldu😊
kitap yurdu soruları kim hazırladı bilmiyorum ama bir kahvehanede serbest konuşturulsa daha çok şey dinlenirdi diye düşünüyorum. Ne kadar soğuk ve herkese sorulan sıradan sorulardı öyle. Mustafa Kutluyu yakalamışsınız ama yeterince konuşturamamışsınız. Mavera'da sorulan okuyucu sorularını tekrar sorsanız bile olurmuş :( yine de teşekkür ederiz. Röportajı yapma bahtiyarlığına ve nasibine kavuşan arkadaşlara selamlar...
Bu röportaj ile de tamamen anladım ki. Bu adamda bir gram kültür yok. Okunmaya değmez. 17 kitabını okudum hem kendisi adına kompozisyon hem kitabı adına kompozisyon yazdım. Şuan da sunumunu hazırlıyorum. Tek söyleyebileceğim kendisinin de söylediği gibi oturduğu yerden kalkmamış gezip görmemiş sığ düşünceli biri olduğu. İçine girdikçe nefret ettim. Özellikle de kitaplarındaki kadına karşı olan üslubundan. Yine kendisinin de söylediği gibi kıraathane ağzıyla kitaplar yazıyor. Tabii ki bu sadece benim görüşüm.
Bu yorumunuz ne kadar çok üzdü okurları böyle düşünme sebeplerini açıkca ifade edebilirseniz empati yapmış oluruz belki.
Mustafa kutlu yaşadıklarını harikulade betimleyen bir yazar ve bu kadar kötü eleştiriyi hak etmediğini düşünüyorum.
Kitapları çok güzel bir başladım mı elimden bırakamıyorum daha
Tiren yanlış yazılmış Tren olacaktı sanırım
Aslında doğrusu tiren bize tren diye yutturuyorlar.
TREN TEMASI DİYE YAZILIR. TİREN ... DEĞİL ... :)
Yazarın kitabının adında öyle geçtiği için Tiren olarak yazmışlar.
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var.
Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini.
Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum:
✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız.
✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır.
Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum.
Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
Ooo bu adam harika
En son nokta dindir hakikati anlamak için İslamı öğrenmeli ve yaşamalıyız.
Harikaaa
Tolstoy gelsin
gelir ama cinsel olarak
Felsefe ~ sanat ~ din 👌👌
Beyhude ömrüm
tiren ne allah aşkına ? kitapyurdunu tebrik ederim. mustafa kutlu ile söyleşi yapıp tiren yazmaları beni benden aldı :)))
Kitabın ismi tiren mustafa kutlu öyle koymuş ismini
@@PatatesliPastaben ondan bahsetmiyorum. 13:44 e bakarsanız "tiren temasının mustafa kutlu için anlamı" yazıyor. Ayrıca kutlu'nun kitabının adı tiren değil. Tirende bir keman 🪻
@@tevfikcankucuksahin5321 bilmiyorum ama diğer yorumlarda da sizin sorduğunuz soruyu sormuşlar onların cevaplarını okuduğum kadar biliyorum
Hocamın rahatsızlığı ne?
Her hikayenin sonu kötü bitiyor keşke iyi bitse
hocam bir gün zengin olursam neşrettiğiniz ansiklopediyi alacağım
Neden "tren" değilde "tiren" çok merak ediyorum.
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var.
Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini.
Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum:
✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız.
✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır.
Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum.
Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
Arkadaki hatta işine bak mı yazıyor? :D
Şu işe bak tam da İbrahim Kalın beyefendiyi izlerken kendimi bulduğum
burada bile arkadaki hat yazısında osmanlıca ''İşe Bak'' yazıyor 😉
Bu bir röportaj mıydı yoksa mülakat mıydı?
Sanırsam mülakat
Neden cezaevine girmedi ?
Tiren😄
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var.
Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini.
Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum:
✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız.
✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır.
Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum.
Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
YA
Tiren?
tren diye yazılır
Sabahattin Ali'de kitaplarında öyle yazmıştır.
Mustafa Kutlu'nun, kitabının adını neden "Tirende Bir Keman" koyduğu hakkında yaptığı bir açıklaması yok. Ayrıca yazar diğer kitaplarında da "tren, kral, kraliçe, film" gibi sözcükleri ısrarla "tiren, kıral, kıraliçe, filim" diye yazmıştır. Başta ben de basım hatası zannettim. Ama kelimeleri birçok kitabında birçok kez bu şekilde kullanınca burada farklı bir durum olduğunu farkettim. Dediğim gibi bir açıklama yapmadı ama benim bir fikrim var.
Ben 10. sınıf öğrencisiyim. Ve bu sene edebiyat dersimizde şiir konusunda Atilla İlhan'ın, şiirlerinde ilk harfleri -ilk dizeninki hariç- küçük yazdığını öğrendim. Şair burada şiirde yazım yanlışı yapmamak için uğraşmayalım, anlama yönelelim diye böyle yazıyormuş şiirlerini.
Bu öğrendiğim bilgiden yola çıkarak Mustafa Kutlu'nun şöyle düşündüğünü tahmin ediyorum:
✓ Türkçe yazıldığı gibi okunan, okunduğu gibi yazılan bir dildir. Biz treni tiren diye okuyorsak tiren diye de yazmalıyız.
✓ Türkçe doğal olarak diğer bütün diller gibi çevresindeki ve etkileşime geçtiği dillerle kelime alışverişi yapıyor. Bu gayet doğal bir durum. Bizim Türkçe'yi korumamız için Türkçe'ye kelime almamamız değil. Aldığımız kelimeleri Türkçe gramerlere uygun TDK'ye işlememiz lazım. Yani bizim farkımız İngilizce'den film sözcüğünü almamak olmamalı. Bizim farkımız İngilizce'den aldığımız film sözcüğünü sözlüklerimize filim diye yazabilmek olmalıdır.
Bu iki maddeye göre düşündüğünü tahmin ediyorum. O yüzden bu kelimeleri bilerek böyle yazıyor. Ve TDK'yi bu kullanımlardan dolayı protesto ediyor diye düşünüyorum.
Dediğim gibi bu sadece benim tahminim. Yorumunu görünce fikrimi belirtmek istedim. Eğer yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
@@azamelman Sabahattin Ali'nin de böyle düşündüğünü tahmin ediyorum.
@@beyzaosanmaz53 10. Sınıftaki bir kardeşimizin bu kadar güzel bir metin kaleme almasından ötürü seni tebrik ediyorum, Rabbim yolunu ve bahtını açık etsin
Resim diyince aklıma sitki geldi. İyiler olmez
Ne güzel insan tıpkı benim gibi her yeteneğe sahip 😁
yaninda halt etmiş
cCc
siparişimi iptal etmek istiyorum. yok mu bir yetkili !!!!!
Buyrun
😂😂😂 ha siz hayırlı yaşayın🍁
belalı