Seri çok faydalı olmuş, sınavlarım var ve tekrar için dinliyorum benzeri çekilen bir kaç videoda taraflı yorumlara denk gelmiştim. Sizin obkektif bir bakış açısıyla anlatıyor olmanız ayrıca hoşuma gitti.. Fon müziği rahatsız etmişti bunu belirtecektim fakat bu videoda olmadığını görmek sevindirdi. Umarım en kısa zamanda Platon ve Aristoteles'i de çekebilirsiniz. Başarılar dilerim.
Emeğinize sağlık gerçekten anlatımınız çok akıcı ve gayet anlaşılır. Yalnız 12:05'te bilardo topuna ilk vurmayı saymazsak dediniz ki aslında burası önemli bir detay değil midir? Hareket sözkonusu ise bu hareketi ilk başlatan bir güç olması gerekmiyor mu? Bir itici güç, bir başlatıcı, ilk hareketi gerçekleştiren.. Artık her ne şekilde ifade edilirse.. Ben açıkçası orayı es geçmeden bir şeyler söylemenizi arzu ederdim. Derli toplu bilgi sunumunuz için çok teşekkür ederim.
Esasında özellikle ilk hareketi es geçtim. Çünkü gerek bilimsel gerek akılsal süreç sebeplerden hareket eder. Akıl anlamlandırabilmek için sınırları belirler öncelikle. Sınırları olmayan saçma ya da absürttür. Çünkü insan aklı sınırlar aracılığıyla anlayabilir sadece. Dolayısıyla sebebi olmayan ilk sebep anlayışı ne aklidir ne de bilimsel. O ötesi yani sınırı olmadığı için hem doğru hem yanlış ve ne doğru ne yanlıştır. Yani bu alanda sınanamaz. Burası inancın konusudur.
@@tahakaran6101 Cevabınıza Felsefe sınırları açısından katılabilirim. Ancak anlam, amaç arayışındaki insan için zihinde bu yapay sınırları koymak zor olmakta. Buradan hareketle bir neden arayışındayız ki bir sonuç fikri oluşsun. Bu ilk muharrik fikrinin izahı sadece dini olmak zorunda olmayabilir. Fizikteki temel kurallardandır. Bir hareket varsa hareket ettiren vardır. Bugün itibariyle bigbang, cern gibi arayışlar ve çabalar bunu çözmeye matuf araştırmalar. İlk muharrik olarak sonunda somut olarak Tanrı kendisini orada bulacağımız bir şey olmayabilir. Ancak nedenler koyduğu kanaatindeyim. Modern dönemde dinin açıklama alanından metafizik olduğu gerekçesiyle dışlanması bir çok anlamı da dışlamamıza neden olmuştur. Sonuçta koca evrendeki insanlar amaçlarını merak etmekteler. İnsanın anlamı ve bir amacı var mı sorusuna yanıt arıyoruz. Yoksa her alanda yaptığımız bu budur demekten öteye geçemeyen bir "entelektüel bilimsel felsefi oyalanma" oluyor Taha Bey.
@@ysmnnysmnn11 insanların yaşamlarına bir gaye aradığı fikri tartışmasız bir hakikat. Fakat big bang gibi benim hiç ilgimi çekememiş bir takım bilimsel araştırmalarla bu fikre ulaşmaya çalışmak pozitivist görünümlü bir anti pozitivizmden öteye gidemiyor bence. Esasında konuştuğumuz konu iki bakımdan incelenebilir. 1- insanın anlam arayışınfa bilimselliğin yeri. Bilimsel zemin anlam arayışında yeterli midir? Hatta gerçek bir destek olabilir mi gibi daha mütevazı bir soru da sorabiliriz. 2- insanın anlam arayışı nerede başlar, niteliği nedir, nelerle değişebilir vs. Bu zamana kadar deneyimlediklerimden yola çıkarak şuna inanıyorum; tanrı hakkında sorulan tüm sorular tamamrn irrasyoneldir. Dahası felsefede tanrının varlığı sorusu da yoktur tanrı zaten ve her zaman vardır. Asıl mesele insanın tanrıya yüklediği anlamlar ve bu anlamlar sonucu yaşımına verdiği biçimlerdir. Bilim hayatı açıklamaya yarar felsefe ve din ise anlamlandırmaya. Ben bunların birbirine karıştırılmamasından yanayım. Biraz yoğunluk arasında yazdığım için cevapta boşluklar olduğunun ve sorularının hakiki anlamda karşılığını veremediğimin farkındayım. Affola.
@@tahakaran6101 Karşılıklı medeni bir zeminde tartıştığımızı düşünüyorum Taha Bey. Metod olarak Bilim bir tarafta Felsefe ve Din başka bir tarafta olması temel kabullerimizi kaçırmamak anlamında önemliydi. Bundan sonrası hepimizin hem kendi bilimsel alanlarındaki bilginin sınırlarında hem başka disiplinlerle dirsek temasında olarak onların ulaştığı sınırları da kullanarak bir anlam ve açıklama çabasına devam etmesi gerekir diye düşünüyorum. Ortak kavramlar açıklama ve anlama... Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim. Bu tartışma zeminine her yerde ihtiyaç duyuyoruz. Tartışabilmeliyiz. Karşılıklı müzakere de diyebiliriz.
@@ysmnnysmnn11 sırf kendinr güvenmediği için dinlemeyi bilmeyen insanların bu kadar çok olduğu bir yerde bence de böylesi güzel tartışmalar çok kıymetli. Küçük bir tavsiyem olucak yüksek ihtimalle bilirsiniz ama kayda geçsin, dücane cündioğlunun kanalında bu konulara ilişkin aradıklarınızdan çok daha fazlasını bulabilirsiniz. Sevgiler
Taha Karan Bilgi veren bi kişi UA-cam gibi bi mecrada en azından ne diyor bu adam denilip bi göz atılacak kadar değerli olmalı. Biz demiyoruz bir müzik gibi izlenme rekoru kırsın ama en azından birilerinin bir şeyleri araştırdığını hissettirecek kadar izlenme olmalı.
@@oaag0652 Ülkemizde felsefe son derece anlamsız ve yararsız görüldüğü için teveccüh ne yazık ki son derece az. Fakat bu düşünceyi kanal istatistiklerimin ana malzemesi haline getirmeyi de doğru bulmuyorum. Hatanın çoğu bende olsun ki düzelterek gelişeyim.
Rivayete göre Demokritos'a gülen filozof denirken Herakleitos'a da ağlayan filozof denirmiş. Fakat tezat bir biçimde Herakleitos insanlıktan ümitliymiş ve bu yüzden kötü olanı önemsediği için ağlıyormuş. Demokritos ise karamsar bir bakış açısına sahip olduğu ve zaten ümidini kestiği için her türlü kötülüğe ve rezilliğe gülüyormuş.
okulda hocamın 1.5 saatte anlattığı dersi 15 dk da anlatmam hemde çok öz bir şekilde teşekkür ederim
Çok güzel anlatmissiniz emeğinize sağlık
Teşekkürler Taha!
Seri çok faydalı olmuş, sınavlarım var ve tekrar için dinliyorum benzeri çekilen bir kaç videoda taraflı yorumlara denk gelmiştim. Sizin obkektif bir bakış açısıyla anlatıyor olmanız ayrıca hoşuma gitti.. Fon müziği rahatsız etmişti bunu belirtecektim fakat bu videoda olmadığını görmek sevindirdi. Umarım en kısa zamanda Platon ve Aristoteles'i de çekebilirsiniz. Başarılar dilerim.
Çok teşekkürler :) 3000 yıl öncenin felsefesine taraflı bakarsak kendi yaşamımızı kendi çağımızın hiç anlayamayız.
Teşekkür ederim.
Emeğinize sağlık gerçekten anlatımınız çok akıcı ve gayet anlaşılır. Yalnız 12:05'te bilardo topuna ilk vurmayı saymazsak dediniz ki aslında burası önemli bir detay değil midir? Hareket sözkonusu ise bu hareketi ilk başlatan bir güç olması gerekmiyor mu? Bir itici güç, bir başlatıcı, ilk hareketi gerçekleştiren.. Artık her ne şekilde ifade edilirse.. Ben açıkçası orayı es geçmeden bir şeyler söylemenizi arzu ederdim. Derli toplu bilgi sunumunuz için çok teşekkür ederim.
Esasında özellikle ilk hareketi es geçtim. Çünkü gerek bilimsel gerek akılsal süreç sebeplerden hareket eder. Akıl anlamlandırabilmek için sınırları belirler öncelikle. Sınırları olmayan saçma ya da absürttür. Çünkü insan aklı sınırlar aracılığıyla anlayabilir sadece. Dolayısıyla sebebi olmayan ilk sebep anlayışı ne aklidir ne de bilimsel. O ötesi yani sınırı olmadığı için hem doğru hem yanlış ve ne doğru ne yanlıştır. Yani bu alanda sınanamaz. Burası inancın konusudur.
@@tahakaran6101 Cevabınıza Felsefe sınırları açısından katılabilirim. Ancak anlam, amaç arayışındaki insan için zihinde bu yapay sınırları koymak zor olmakta. Buradan hareketle bir neden arayışındayız ki bir sonuç fikri oluşsun. Bu ilk muharrik fikrinin izahı sadece dini olmak zorunda olmayabilir. Fizikteki temel kurallardandır. Bir hareket varsa hareket ettiren vardır. Bugün itibariyle bigbang, cern gibi arayışlar ve çabalar bunu çözmeye matuf araştırmalar. İlk muharrik olarak sonunda somut olarak Tanrı kendisini orada bulacağımız bir şey olmayabilir. Ancak nedenler koyduğu kanaatindeyim. Modern dönemde dinin açıklama alanından metafizik olduğu gerekçesiyle dışlanması bir çok anlamı da dışlamamıza neden olmuştur. Sonuçta koca evrendeki insanlar amaçlarını merak etmekteler. İnsanın anlamı ve bir amacı var mı sorusuna yanıt arıyoruz. Yoksa her alanda yaptığımız bu budur demekten öteye geçemeyen bir "entelektüel bilimsel felsefi oyalanma" oluyor Taha Bey.
@@ysmnnysmnn11 insanların yaşamlarına bir gaye aradığı fikri tartışmasız bir hakikat. Fakat big bang gibi benim hiç ilgimi çekememiş bir takım bilimsel araştırmalarla bu fikre ulaşmaya çalışmak pozitivist görünümlü bir anti pozitivizmden öteye gidemiyor bence. Esasında konuştuğumuz konu iki bakımdan incelenebilir. 1- insanın anlam arayışınfa bilimselliğin yeri. Bilimsel zemin anlam arayışında yeterli midir? Hatta gerçek bir destek olabilir mi gibi daha mütevazı bir soru da sorabiliriz. 2- insanın anlam arayışı nerede başlar, niteliği nedir, nelerle değişebilir vs.
Bu zamana kadar deneyimlediklerimden yola çıkarak şuna inanıyorum; tanrı hakkında sorulan tüm sorular tamamrn irrasyoneldir. Dahası felsefede tanrının varlığı sorusu da yoktur tanrı zaten ve her zaman vardır. Asıl mesele insanın tanrıya yüklediği anlamlar ve bu anlamlar sonucu yaşımına verdiği biçimlerdir.
Bilim hayatı açıklamaya yarar felsefe ve din ise anlamlandırmaya. Ben bunların birbirine karıştırılmamasından yanayım.
Biraz yoğunluk arasında yazdığım için cevapta boşluklar olduğunun ve sorularının hakiki anlamda karşılığını veremediğimin farkındayım. Affola.
@@tahakaran6101 Karşılıklı medeni bir zeminde tartıştığımızı düşünüyorum Taha Bey. Metod olarak Bilim bir tarafta Felsefe ve Din başka bir tarafta olması temel kabullerimizi kaçırmamak anlamında önemliydi. Bundan sonrası hepimizin hem kendi bilimsel alanlarındaki bilginin sınırlarında hem başka disiplinlerle dirsek temasında olarak onların ulaştığı sınırları da kullanarak bir anlam ve açıklama çabasına devam etmesi gerekir diye düşünüyorum. Ortak kavramlar açıklama ve anlama... Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim. Bu tartışma zeminine her yerde ihtiyaç duyuyoruz. Tartışabilmeliyiz. Karşılıklı müzakere de diyebiliriz.
@@ysmnnysmnn11 sırf kendinr güvenmediği için dinlemeyi bilmeyen insanların bu kadar çok olduğu bir yerde bence de böylesi güzel tartışmalar çok kıymetli.
Küçük bir tavsiyem olucak yüksek ihtimalle bilirsiniz ama kayda geçsin, dücane cündioğlunun kanalında bu konulara ilişkin aradıklarınızdan çok daha fazlasını bulabilirsiniz.
Sevgiler
Aristo hakkında da bilgi verebilirmisn sınavlara çalışıyorum da
Merhaba. Maalesef sınavla ilgili yardımcı olamıyorum.
@@tahakaran6101 Tamam çok teşekkürler 💯
@@tahakaran6101 rahatsız ettim
Estagfrullah başarılar
@@tahakaran6101 teşekürler 💯
👍
70 görüntülenme Türkiye'nin içler acısı halini açıklıyor.
Bu kadar az görüntülenmemin sebebini daha çok kendimden buluyorum :)
Taha Karan Bilgi veren bi kişi UA-cam gibi bi mecrada en azından ne diyor bu adam denilip bi göz atılacak kadar değerli olmalı. Biz demiyoruz bir müzik gibi izlenme rekoru kırsın ama en azından birilerinin bir şeyleri araştırdığını hissettirecek kadar izlenme olmalı.
@@oaag0652 Ülkemizde felsefe son derece anlamsız ve yararsız görüldüğü için teveccüh ne yazık ki son derece az. Fakat bu düşünceyi kanal istatistiklerimin ana malzemesi haline getirmeyi de doğru bulmuyorum. Hatanın çoğu bende olsun ki düzelterek gelişeyim.
Taha Karan Hatayı kendinde aramasan da gelişime her daim açık olabilirsin :)
@@oaag0652 Bu da doğru olabilir hatta daha pozitif bir tavır da olur :) Güzel temennin için teşekkür ederim :)
Herakleitos da Ağlayan filozof olarak bilinir :)
Rivayete göre Demokritos'a gülen filozof denirken Herakleitos'a da ağlayan filozof denirmiş. Fakat tezat bir biçimde Herakleitos insanlıktan ümitliymiş ve bu yüzden kötü olanı önemsediği için ağlıyormuş. Demokritos ise karamsar bir bakış açısına sahip olduğu ve zaten ümidini kestiği için her türlü kötülüğe ve rezilliğe gülüyormuş.
@@tahakaran6101 çelişkilerin çelişkisi gibi oldu 🙂 teşekkürler bilgi için
Anaksimandros da hiç gülmezmiş😶