İnsanın sanıları, kanıları ve kanaatlerinden şüpheye düşmesidir dedi Dücane bey. Bence biraz yarım kaldı bu cümle. İnsanın kendi sanrılarının çıkış kaynağını anlayarak kalıplaşmış düşünce kalıplarından net bir şekilde kurtulmasıdır derdim ben. Şüphe burada arafta bir anlam oluşturduğundan aydınlıkla karanlık arasında kalıyor.
Kalıplaşmış düşünce kalıplarından kurtulabileceğimizi sanmıyorum ben aslında çünkü yapısal bir gerekliliktir gramer gibi düşünmemizi sağlayan araç. Dil temel olarak aksiyomlara dayanmak olduğundan dolayı sizin önerinizdeki bu sanrıların çıkış kaynağını anlayarak bu kalıplardan net bir şekilde kurtulması değil belki ama bu kalıpların işleyiş şekilini daha iyi sınıflandırması ve daha iyi tanımlaması çabası belki de aydınlanma. Ama bu bence sadece bilimsel yolla olabilir. Ben artık başka bir bilgi türünün özellikle evren ve dolayısı ile maddi dünya bağlamında bir değerinin olmadığını düşünüyorum. Tabi ki edebiyat gibi sanat alanlarıdaki bilgiler başka bir kategoridedir ama evreni hala bir şair gibi açıklamak artık biraz alay konusu olmakta eğer amaç sanat değilse.
@@ilkbaharkunduzu1 aydınlanma bambaşka bir olgunlaşma ve erginleşme hali. Bir insan olgunlaşmak için acı çekmek ve bedel ödemek zorundadır. O çocuksu masumiyetinden kurtulmak belkide dünyanın en zor şeyi. Helede aydınlanma derecesinde bir olgunluk az zamanda çok fazla acıya sabır göstererek hayatta kalma anlamına gelir. Bu sabır akli melekelerde kaymalara neden olduğundan oluşacak sanrıları gözlemleme ve aydınlığa ulaşmak zorunludur. Kalıpları kırmak zordur ama bedli ödendiğinde imkansız değil. Diyor ki Dücane Bey: sen yanmazsan, sen aydınlanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?
@@SonerSongül Bu olgunluğu sadece bilim öğretir. Yani ortak atadan geldiğini söylerken mesela ya da senin sadece bir yıldız tozu olduğunu söylerken bir fizikçi ayaklarını biraz daha yerer basar insan. Bu sadece güzel kardeşim eğitim sürecidir. Akli dengeler gibi, olgunluk gibi öznel tanımı değişebilen ölçülere gerek yok. Aydınlanma bireysel olmaz. Bireyde bir oluş halidir de denilebilir mi diye düşünüyorum ama kollektif bir bilinç yani bir geleneğin ve kurumsallaşmanın sürecidir aslında. Özellikle bilim geleneği, bilim adamlarını yetiştirebilen bir kültürü ortaya koyabilen bir sürece diyoruz aslında aydınlanma derken. Birey için çok basit bir şekilde seküler eğitim ile olur bu. Bu kadar basit. Biyoloji öğreneceksin, coğrafya ve jeoloji, matematik, mantık, fizik, kimya..Dünyanın düz olduğunu sanıp aydınlandığını sanmak ahmaklıktır. İnsanın doğa karşısındaki bilgi düzeyi, özgür bir şekilde düşünüp tartışıp, bilgi üreten bir toplumdaki düşünsel üretim sürecine verilir bu isim. Bunu acı çekmek ve bedel ödemek olarak ifade etmek yerine basitçe ciddi bir eğitimden geçmek olarak belirtelim. Bu kadar basit aslında.Tabi ki bu eğitim kolay değil. Bir insan 5 yıl ilkolkul 3 yıl orta okula gidiyor. Lise ve üniversite, ardından master doktora vs derken.... Yani cidden korkunç bir çalışma temposu. Bu kadar basit işte olması gereken ve hiç de basit olmayan ama çok daha sade ve net yani. Sizin bahsettiğiniz acı çekme çok eskiye dayanır. Tapınaklara kadar gider. Mısır'da rahipler bu şekilde rahip olur. Bu tür kalıp ifadelere bence gerek yok. Felsefeciler bilimin alanlarında artık şair olmaya başladılar.
@@ilkbaharkunduzu1 bilim insanın olgunlaşmasına bir katkısı vardır ama çokta değildir. Sanrı 1: Bilimle olgunlaşmayıda nerden çılardın? Gözlemle ve çıkış kaynağını anla.
@@SonerSongül Olgunlaşmayı tanımlayabilir misin lütfen? Kime olgunlaşmış dersin. Ben bilmiyorum cidden. Ayrıca Zeus'a adak adayan insanların olgunluğudan da bahsedebilir misin? Son olarak da üstadım varsayalım karşında Nobel ödülü almış bir fizikçi var. Ona anlatsan mesela ne derdin? Einstein mesela. Sence bu kişi olgunlaşmış mıdır? Tanım ve ölçülerini örnekler ile verebilirsen çok sevinirim.
Öztürkçe ağmak fiili konuşma zaman içerisinde konuşma dilinde kullanılmayı kullanılmayı dilden atıldığı için çıkmak kelimesine mahkum olduk ağmak aydınlanmak da birbirine yakın kelimelerdir eğer aydınlanöayı aklın fikrin ağması diye ifade etsek acaba nasıl olur aynı gün ağarması gibi fikir ve akıl ağarması
Kur'an daki Miraç diye inanılan, büyük bir yanlış anlaşılmadan ibarettir. Al-İsra suresi nin birinci ayetine dayanan bu iddia, tamamen yanlıştır, çünkü orjinal metinde "Kulunu" diyerek kime işaret ettiği belli olmadığı gözüküyor. Ama ikinci ayet okunduğunda birinci ayetteki kulun Mosa olduğu gayet açık ve inkarcedilemez şekilde gözüküyor. Ayrıca birinci ayetteki Mescid-i Haram,vyano korunmuş secde yeri, Mosa nin çölde kurduğu Tapınma çadırına işaret ettiği yine de anlaşılıyor. Yalnızca birinci ayette ismi geçen Mescid-i Aksa, günümüzdeki Kudüs de bulunan Mescid-i Aksa, yani Uzaktaki Secdevyeri , Kudüs de Süleyman tapınağın işaret ediyor. Çolde kurulan Tapınma çadırında, Kudüs deki Tapınağın kadar ilerlemeyi anlatiyor. Müslümanların inandıkları Miraç olayı nın neden doğru olmadığı nın tarihi nedeni ise, bu ayetin yazıldığı dönemde Kudüs de Mescid-i Aksa yoktu, en az 200 sene sonra Emevi halife Abdülmalik bin Mervan emriyle yapıldı. Böylece Kur'an'ın diğer konularda olduğu gibi, Al-Isra ın birinci ayetindeki Miraç denilen inancın Muhammed diye bir şahıs ile alakalı değil, Mosa ile ilgilidir.
"peygamber" tam olarak nereye cikmistir? daha once dagdan iletisim kurmuyor muydu? cekmiyor muymus da "mirac"a cikmis? duyuramamis mi allah sesini magara'ya? sacmaliklar, sacmaliklar.
allahi perdenin arkasindan mi gorduydu bir de? allahi saklayabilir mi bir perde? ya da her ne haltsa? yunan mitolojisine sacma diyen bunlara da sacma demelidir.
@@mesutbilici8749 ben sana jupiter'e nasil gittigimi anlatsam hemen inanacak misin peki? adamin niye her anlattigina inaniyorsunuz ki? nerede kaniti? ucmus kacmis sonra da birilerine anlatmis. e ben de jupiter'e gidip geldim ve sana anlattim n'oldu simdi kanitlandi mi jupiter'e gittigim? keksiniz.
Bilinç dışı bilince dönüşünceye kadar sizi yönetir ve siz buna kader dersiniz .Carl Jung.
Saçmalama
Saçmalama
Saçmalama
ducane hoca sen basimizdan eksik olma. harikasin.
ben bu adamı dinlerken yoruluyorum nedense
İnsanın sanıları, kanıları ve kanaatlerinden şüpheye düşmesidir dedi Dücane bey. Bence biraz yarım kaldı bu cümle. İnsanın kendi sanrılarının çıkış kaynağını anlayarak kalıplaşmış düşünce kalıplarından net bir şekilde kurtulmasıdır derdim ben. Şüphe burada arafta bir anlam oluşturduğundan aydınlıkla karanlık arasında kalıyor.
Kalıplaşmış düşünce kalıplarından kurtulabileceğimizi sanmıyorum ben aslında çünkü yapısal bir gerekliliktir gramer gibi düşünmemizi sağlayan araç. Dil temel olarak aksiyomlara dayanmak olduğundan dolayı sizin önerinizdeki bu sanrıların çıkış kaynağını anlayarak bu kalıplardan net bir şekilde kurtulması değil belki ama bu kalıpların işleyiş şekilini daha iyi sınıflandırması ve daha iyi tanımlaması çabası belki de aydınlanma. Ama bu bence sadece bilimsel yolla olabilir. Ben artık başka bir bilgi türünün özellikle evren ve dolayısı ile maddi dünya bağlamında bir değerinin olmadığını düşünüyorum. Tabi ki edebiyat gibi sanat alanlarıdaki bilgiler başka bir kategoridedir ama evreni hala bir şair gibi açıklamak artık biraz alay konusu olmakta eğer amaç sanat değilse.
@@ilkbaharkunduzu1 aydınlanma bambaşka bir olgunlaşma ve erginleşme hali. Bir insan olgunlaşmak için acı çekmek ve bedel ödemek zorundadır. O çocuksu masumiyetinden kurtulmak belkide dünyanın en zor şeyi. Helede aydınlanma derecesinde bir olgunluk az zamanda çok fazla acıya sabır göstererek hayatta kalma anlamına gelir. Bu sabır akli melekelerde kaymalara neden olduğundan oluşacak sanrıları gözlemleme ve aydınlığa ulaşmak zorunludur. Kalıpları kırmak zordur ama bedli ödendiğinde imkansız değil. Diyor ki Dücane Bey: sen yanmazsan, sen aydınlanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?
@@SonerSongül Bu olgunluğu sadece bilim öğretir. Yani ortak atadan geldiğini söylerken mesela ya da senin sadece bir yıldız tozu olduğunu söylerken bir fizikçi ayaklarını biraz daha yerer basar insan. Bu sadece güzel kardeşim eğitim sürecidir. Akli dengeler gibi, olgunluk gibi öznel tanımı değişebilen ölçülere gerek yok. Aydınlanma bireysel olmaz. Bireyde bir oluş halidir de denilebilir mi diye düşünüyorum ama kollektif bir bilinç yani bir geleneğin ve kurumsallaşmanın sürecidir aslında. Özellikle bilim geleneği, bilim adamlarını yetiştirebilen bir kültürü ortaya koyabilen bir sürece diyoruz aslında aydınlanma derken. Birey için çok basit bir şekilde seküler eğitim ile olur bu. Bu kadar basit. Biyoloji öğreneceksin, coğrafya ve jeoloji, matematik, mantık, fizik, kimya..Dünyanın düz olduğunu sanıp aydınlandığını sanmak ahmaklıktır. İnsanın doğa karşısındaki bilgi düzeyi, özgür bir şekilde düşünüp tartışıp, bilgi üreten bir toplumdaki düşünsel üretim sürecine verilir bu isim. Bunu acı çekmek ve bedel ödemek olarak ifade etmek yerine basitçe ciddi bir eğitimden geçmek olarak belirtelim. Bu kadar basit aslında.Tabi ki bu eğitim kolay değil. Bir insan 5 yıl ilkolkul 3 yıl orta okula gidiyor. Lise ve üniversite, ardından master doktora vs derken.... Yani cidden korkunç bir çalışma temposu. Bu kadar basit işte olması gereken ve hiç de basit olmayan ama çok daha sade ve net yani. Sizin bahsettiğiniz acı çekme çok eskiye dayanır. Tapınaklara kadar gider. Mısır'da rahipler bu şekilde rahip olur. Bu tür kalıp ifadelere bence gerek yok. Felsefeciler bilimin alanlarında artık şair olmaya başladılar.
@@ilkbaharkunduzu1 bilim insanın olgunlaşmasına bir katkısı vardır ama çokta değildir. Sanrı 1: Bilimle olgunlaşmayıda nerden çılardın? Gözlemle ve çıkış kaynağını anla.
@@SonerSongül Olgunlaşmayı tanımlayabilir misin lütfen? Kime olgunlaşmış dersin. Ben bilmiyorum cidden. Ayrıca Zeus'a adak adayan insanların olgunluğudan da bahsedebilir misin? Son olarak da üstadım varsayalım karşında Nobel ödülü almış bir fizikçi var. Ona anlatsan mesela ne derdin? Einstein mesela. Sence bu kişi olgunlaşmış mıdır? Tanım ve ölçülerini örnekler ile verebilirsen çok sevinirim.
Başlıktaki Peygamberimiz kelimesi nerede kullanıldı çok merak ettim doğrusu.
Tırnak içinde ya, birinin ifadesi başlık olarak kullanılmış demek oluyor bu.
dümen
13 Aralık 2022 Ankara 🖤💛💚🧡💜❤️💙
Öztürkçe ağmak fiili konuşma zaman içerisinde konuşma dilinde kullanılmayı kullanılmayı dilden atıldığı için çıkmak kelimesine mahkum olduk ağmak aydınlanmak da birbirine yakın kelimelerdir eğer aydınlanöayı aklın fikrin ağması diye ifade etsek acaba nasıl olur aynı gün ağarması gibi fikir ve akıl ağarması
Başlığı a haber mi yazdi
Muhammet miraç diye bir şey yok: SAVSATA
Sende yoksun
İşrakiyye ye delalet?
Kur'an daki Miraç diye inanılan, büyük bir yanlış anlaşılmadan ibarettir. Al-İsra suresi nin birinci ayetine dayanan bu iddia, tamamen yanlıştır, çünkü orjinal metinde "Kulunu" diyerek kime işaret ettiği belli olmadığı gözüküyor. Ama ikinci ayet okunduğunda birinci ayetteki kulun Mosa olduğu gayet açık ve inkarcedilemez şekilde gözüküyor. Ayrıca birinci ayetteki Mescid-i Haram,vyano korunmuş secde yeri, Mosa nin çölde kurduğu Tapınma çadırına işaret ettiği yine de anlaşılıyor. Yalnızca birinci ayette ismi geçen Mescid-i Aksa, günümüzdeki Kudüs de bulunan Mescid-i Aksa, yani Uzaktaki Secdevyeri , Kudüs de Süleyman tapınağın işaret ediyor. Çolde kurulan Tapınma çadırında, Kudüs deki Tapınağın kadar ilerlemeyi anlatiyor. Müslümanların inandıkları Miraç olayı nın neden doğru olmadığı nın tarihi nedeni ise, bu ayetin yazıldığı dönemde Kudüs de Mescid-i Aksa yoktu, en az 200 sene sonra Emevi halife Abdülmalik bin Mervan emriyle yapıldı.
Böylece Kur'an'ın diğer konularda olduğu gibi, Al-Isra ın birinci ayetindeki Miraç denilen inancın Muhammed diye bir şahıs ile alakalı değil, Mosa ile ilgilidir.
Üstad en son pozitivistti, eski yayın mı bu?
Evet eski yayın.
"peygamber" tam olarak nereye cikmistir? daha once dagdan iletisim kurmuyor muydu? cekmiyor muymus da "mirac"a cikmis? duyuramamis mi allah sesini magara'ya? sacmaliklar, sacmaliklar.
allahi perdenin arkasindan mi gorduydu bir de? allahi saklayabilir mi bir perde? ya da her ne haltsa? yunan mitolojisine sacma diyen bunlara da sacma demelidir.
Hoca’nın bahsettiği “ehl-i mik’ab” teriminin yaşayan bir örneğisin, tebrikler.
Aykırı olmak için söylediğin o kadar belli ki. Insanların inandıkları şeylerle dalga geçme lütfen. Tersten görürsün benden demesi kardeşim iyi günler.
Hz peygamber efendimiz,miracı o zamanki müşrik dedelerine anlatmış okumadınmı ?
@@mesutbilici8749 ben sana jupiter'e nasil gittigimi anlatsam hemen inanacak misin peki? adamin niye her anlattigina inaniyorsunuz ki? nerede kaniti? ucmus kacmis sonra da birilerine anlatmis. e ben de jupiter'e gidip geldim ve sana anlattim n'oldu simdi kanitlandi mi jupiter'e gittigim? keksiniz.
Ekmek Aş.Olmadan aydinlanma Gecimderdinde Aydinlanma
Ezberlemişsiniz sadece içsellesttirememişsiniz maalesef.. her şey yolunda giderken ne gerek var demk
şimdi allahsız oldu
Bi köşe kapmış beyefendi zamanında, o köşeden salla babam salla :))) vasat.
Senin ne farkın kaldı şimdi?
Benim bir köşem yok.
Ulan cundi
Ayi miraca cikincami yarmis beykamper!