Happy Turkish sailor's biggest holiday!

Поділитися
Вставка
  • Опубліковано 30 чер 2024
  • Denizlerimizdeki hakimiyetimizin ve bağımsızlığımızın sembolü, Türk denizcisinin en büyük bayramı olan 1 Temmuz Denizcilik ve #KabotajBayramı kutlu olsun🇹🇷
    Dünyanın ilk limanlarından olan Mersin’deki #Mezitli Soli Pompeipolis Antik Kenti’nde ise bugünün anısına 1 km² büyüklüğünde ülkemizin deniz üzerinde açılmış en uzun bayrağı dalgalandırıldı👏👏👏
    Denizcilerimizin Piri Barbaros Hayrettin Paşa’yı, şanlı denizcilik tarihimizin tüm kahramanlarını ve ebediyete irtihal eden denizcilerimizi rahmetle ve saygıyla yâd ediyorum.
    dört tarafı karayla kaplı denizlere iç deniz denir. En büyük iç deniz sayılan Akdeniz de dahil olmak üzere yukarıda saydığımız denizler coğrafi olarak iç deniz kabul edilir. Bu iç denizler arasında bütün kıyıları tek ülkeye, devlete ait bir tek Marmara Denizi vardır. Rusların 18. Asırda ancak tanışabildiği ve onun öncesinde bir “Türk gölü” kabul edilen Karadeniz’e bugün kıyısı olan birçok ülke var. Kızıldeniz’e kıyısı olan hem Asya hem de Afrika kıtasında ülke olup olmadıkları su götürür birçok devlet var. Akdeniz’i saymaya lüzum dahi yok. Konjonktür gereği herkes bu konuyu ajans haberlerinden takip edebiliyor. Baltık ülkeleri diyerek Estonya, Letonya ve Litvanya’yı kast ediyoruz. Fakat haritaya bakıldığı zaman bu ülkelerden başka İsveç’in, Almanya’nın, Finlandiya’nın, Rusya’nın, Polonya’nın da Baltık denizine kıyısı vardır. Bir de Polonya ile Litvanya arasında Rusya ile karadan bir bağı olmayan bir Rus şehri; Kaliningrad vardır. Geriye belki de dünyanın en sığ denizi olan Azak denizi kalıyor. En derin yerinin 15 metre olduğu söylenir. Bu rakam Marmara denizinde 1300 metre civarıdır. Haritaya baktığınız zaman Azak denizi de Rusya ve Ukrayna arasında müşterek bir iç denizdir. Neredeyse bütün kuzey kıyıları Ukrayna’dadır. Yani dünya üzerinde şu anda bütün kıyıları bir devlete ait olan tek bir iç deniz vardır o da Marmara denizi.
    Yani Marmara denizi esasen Tuz gölü, Van gölü hükmündedir. Fakat gayrimüslim dünya on yıllardır Marmara’yı bir iç deniz olarak kabul etmemekte ısrarlıdır. Beynelmilel sözleşmelerdeki tanımlamalar ve adlandırmalar dolayısıyla bunu halletme peşindeler. Mesela 1958 Cenevre sözleşmesinde iç denizin tanımı yapılırken “bir boğazla açık denize bağlanan” ifadesi Türk tarafınca kabul edilmeyip “boğazlarla” ifadesi teklif edilmiştir. Bugün dünya ölçüsünde Marmara denizinin açık denizlerin bir parçası olduğu tezi kuvvetle savunuluyor. Türkiye’deki bilinç noksanlığı Türkiye’ye “köprü” vazifesi yakıştırarak, kapitalizmin Türk boğazlarına yaptığı geçitleri matah bir şey sayarak bu teze su taşımaktadır. Buna mukabil Marmara denizimizi Türk denizi olarak isimlendirmek hususunda İstiklal Marşı Derneği hariç bir temayül görülmüyor. Güncel meseleler dolayısıyla Akdeniz’in tarihte bir Türk gölü olduğundan bahis açanların aklının ucundan Marmara’ya Türk Denizi demek geçmiyor. Halbuki bugün dünyada Türk denizinin sahip olduğu hususiyetleri taşımayan yerler Japon Denizi, Çin Denizi, Finlandiya Körfezi… şeklinde adlandırılıyor ve bunların hiçbirinin bütün kıyıları aynı devletin sınırları içinde değil.

КОМЕНТАРІ •