- 541
- 943 373
★𝓝𝓲𝓵𝓮𝓼𝓟𝓪𝓻𝓴★
Приєднався 9 бер 2022
𝑻ı𝒌𝒍𝒂 𝒑𝒍𝒔㋡
Bu aralar emeğimin karşılığını alamıyorum, çok uzun zamandır yani. Eğer hikâyeleri beğeniyorsan bir aboneyi çok görme olur muuu?
Bu aralar emeğimin karşılığını alamıyorum, çok uzun zamandır yani. Eğer hikâyeleri beğeniyorsan bir aboneyi çok görme olur muuu?
hâyal et: Jeon Jungkook// Alieniry
#baby #blackpink #challenge #keşfet #aboneolmayiunutmayin #straykids #kesfetacilllll #blink #kpop #jungkook #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge #
Переглядів: 105
Відео
Hâyal et: Jeon Jungkook// Aileniry
Переглядів 6714 днів тому
#baby #blackpink #jungkook #keşfet #straykids #aboneolmayiunutmayin #treasure #imnotcool #kesfetacilllll #kpop #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #b...
Hâyal et: Jeon Jungkook// Aileniry
Переглядів 9728 днів тому
#kpop #aboneolmayiunutmayin #kesfetacilllll #baby #blackpink #straykids #keşfet #treasure #imnotcool #jungkook #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #b...
Hâyal et: Jeon Jungkook// Alieniry
Переглядів 80Місяць тому
#keşfet #aboneolmayiunutmayin #blackpink #kpop #kesfetacilllll #straykids #treasure #imnotcool #jungkook #baby #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #blink #lgbt #baby #challenge # #lgbt #blackpink #baby #reels #challenge #online #b...
Hâyal et: Jeon Jungkook// Alieniry
Переглядів 91Місяць тому
#blackpink #kpop #jungkook #music #keşfet #straykids #aboneolmayiunutmayin #cover #cover #bts #blackpink #kpop #jungkook #music #keşfet #straykids #aboneolmayiunutmayin #cover #cover #bts #blackpink #kpop #jungkook #music #keşfet #straykids #aboneolmayiunutmayin #cover #cover #bts #blackpink #kpop #jungkook #music #keşfet #straykids #aboneolmayiunutmayin #cover #cover #bts #blackpink #kpop #jun...
Hâyal et; Jeon jungkook // Alieniry
Переглядів 165Місяць тому
#imnotcool #kpop #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #keşfet #kesfetacilllll #jungkook #baby #treasure #imnotcool #kpop #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #keşfet #kesfetacilllll #jungkook #baby #treasure #imnotcool #kpop #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #keşfet #kesfetacilllll #jungkook #baby #treasure #imnotcool #kpop #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #ke...
Hâyal et; Kim Taehyung// Bir Bar Gecesi(Final)
Переглядів 169Місяць тому
#kpop #imnotcool #kesfetacilllll #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #keşfet #baby #jungkook #treasure #kpop #imnotcool #kesfetacilllll #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #keşfet #baby #jungkook #treasure #kpop #imnotcool #kesfetacilllll #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #keşfet #baby #jungkook #treasure #kpop #imnotcool #kesfetacilllll #aboneolmayiunutmayin #straykid...
Hâyal et: Kim Taehyung// Bir bar Gecesi
Переглядів 1352 місяці тому
#kpop #kesfetacilllll #imnotcool #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #baby #jungkook #treasure #keşfet #kpop #kesfetacilllll #imnotcool #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #baby #jungkook #treasure #keşfet #kpop #kesfetacilllll #imnotcool #aboneolmayiunutmayin #straykids #blackpink #baby #jungkook #treasure #keşfet #kpop #kesfetacilllll #imnotcool #aboneolmayiunutmayin #straykid...
Hâyal et: Kim Taehyung// Bir Bar Gecesi
Переглядів 1262 місяці тому
#aboneolmayiunutmayin #imnotcool #kesfetacilllll #kpop #straykids #blackpink #treasure #baby #jungkook #keşfet #aboneolmayiunutmayin #imnotcool #kesfetacilllll #kpop #straykids #blackpink #treasure #baby #jungkook #keşfet #aboneolmayiunutmayin #imnotcool #kesfetacilllll #kpop #straykids #blackpink #treasure #baby #jungkook #keşfet #aboneolmayiunutmayin #imnotcool #kesfetacilllll #kpop #straykid...
Hayal et: Kim Taehyung/Bir Bar Gecesi
Переглядів 1972 місяці тому
Hayal et: Kim Taehyung/Bir Bar Gecesi
Hayal et; Kim Taehyung_Bir Bar Gecesi
Переглядів 3795 місяців тому
Hayal et; Kim Taehyung_Bir Bar Gecesi
Hâyal et; Kim Taehyung_Bir Bar Gecesi
Переглядів 2285 місяців тому
Hâyal et; Kim Taehyung_Bir Bar Gecesi
Hâyal et; Kim Taehyung_Bir Bar Gecesi
Переглядів 3605 місяців тому
Hâyal et; Kim Taehyung_Bir Bar Gecesi
Hâyal et: Jeon Jungkook•••Yangın/Son
Переглядів 2945 місяців тому
Hâyal et: Jeon Jungkook•••Yangın/Son
Hikayenin devamını bulamıyorum!
Yetiştim bensiz olurmu bakalım güzelim okuyorumm🫶🏻
Çok güzel❤
@@Lol-u4j7d teşekür ederimm🩷
Geldiiimmm ilkkk
@@MinDaisyqwx tebrikler bebeğimm💜
*Hikâyeleri beğeniyorsan beğen tuşuna basmayı ve @bone olmayı unutmayınn* 🎀 *İnsta: Celinexqw⁰⁸_* *Yorumlarınızı bekliyorumm* *Yedek hesap: NilesPark2* *Hikâye* Sonucunda Taehyung ve jungkook kendi arabaları ile, Barbie de jimin'le beraber jimin'in motoru ile bara ulaşmışlardı. Onların geldiğini gören bar çalışanı hızlıca yanlarında bitmişti. "Hoşgeldiniz, şöyle alabilirim sizi." Gösterdiği masaya ilerledi dörtlü. Yerleştiklerinde çalışan siparişlerini almıştı. "Hey, sizi bir haftadır görmüyorum, nerelerdesiniz?" Yoongi kalabalığın arasında onları görünce yanlarına gelmişti. "Evdeydik, takılıyorduk. Senden ne haber?" -tae "Aynı. Hanımefendi kim?" -yg "O barb-" -tae "Ava, kız arkadaşım." -jm "Öyle mi? Bende yoongi, tanıştığıma memnun oldum ava." Barbie tebessüm etmekle yetindi. "Ben kaçıyorum?" "Keyfine bak, görüşürüz" -tae "Jiminshii, gerçek isimimi de kullanabilirdin?" "Aklıma sahte bir isim gelince söyleyiverdim. Sorun olur mu?" "Hayır, sorun değil." "Ee nerede şimdi bizimkiler?" -tae "Bizimkiler deme şunlara tae. Bak oradalar, tam karşıda." -jm "Tanrım, fazla yakın oturuyor!" -tae Taehyung'un sinirle solumasıyla tüm gözler karşıda ki kızla adamı buldu. Jungkook'un flörtü de oradaydı, jimin'in eski sevgilisi de. Taehyung sevgilisi, üstünde hissettiği gözlerle etrafa bakındı ve taehyung'un burada olduğunu gördüğünde. Gülümseyerek el salladı, adamın yanında kalktı ve hiçbir şey yokmuşçasına insanların arasından geçerek taehyung'un yanına geldi. Taehyung'un yanına oturdu. "Sevgilim, hoşgeldin? Geleceğini söylememiştin?" "Sende öyle." "Aslında gelmeyecektim, ama şarjım yoktu ve ev karanlıktı. O sırada Mary aradı, davet etti bende kabul ettim. Telefonum buraya geldiğimde kapanmıştı bu yüzden barmene verdim şuan şarjda. Kısacası, fırsatım olmadı." "Anladım. O kim?" "O adam.." Kız o adam hakkında bilgi verecekti ki duraksadı, jungkook'a ve jimin'e baktı. "Oh, sizde mu buradaydınız. Nasılsınız? Uzun zamandır görüşemiyorduk, evvelki hafta ben başka şehirdeydim, geçen hafta da siz gelmediniz. Sahi, neden yoktunuz?" "Gelmek istemedik Mary. O adam diyordun?" -jm "Dans edelim mi? Çok sıkıldım, gel hadi taehyung." Barbie nefes vererek ayağa kalktı ve lavaboya yöneldi. Bu kadar sahtelik fazlaydı. Kızın aklını çoktan okumuştu ve öğrendiğinde göre o adam bu üç kızla da ilişki içindeydi. Birkaç saattir buradaydılar, ve adam üç kızla da flört ediyordu. Açık ilişkiydi, kızlarından birbirlerinden haberi vardı. Fakat Barbie anlamıyordu, kızların kendilerine saygıları da mı yoktu? Lavaboya girince pastel pembe renginde ki saçlarını açtı. Evden çıkarken kıskançlı toka ile alttan toplamıştı fakat şimdi elinde ki lastik toka ile yukarıdan at kuyruğu yaptı. Biraz sıcaklamıştı. Aklı hâlâ, seokjin'in söyledikleri ile doluydu. "Ne güzellik ama." Arkasından gelen ses ile aynaya baktı, çeşmeye daldığının farkında dahi değildi. Hafifçe arkasını döndü. "Anlamadım?" "Jungkook'un yeni flörtü müsün şimdi sen?" "Siz kimsiniz?" "Flörtü." "Bugün ben yokken gelip, bağırıp çağıran flörtü, öyle mi?" "Öyle. Sende havalara girme sakın, birkaç güne seni de bırakacak." "Aslında ben Jungkook'un-" "Kendini kandırmana gerek var mı cidden? Jungkook seni de umursamaz, bence boş bırakma çünkü sen buradayken bile orada başka kızlarla bakışabilir." Barbie kendisini aşağılayan kıza karşı fazlasıyla sinir olmuş durumdaydı. Aslında kız lafını kesmese jungkook'la aralarında birşey olmadığını söyleyecekti. Önüne döndü ve suyu açtı. Ellerini suyun altında ıslatırken konuştu. "Beni kendinle karıştırma." "Pardon?" "Beni kendinle karıştırma, dedim. Farkındaysan, ben senin yansıman değilim. Kendinle konuşmuyorsun." "Jungkook'un seni sevdiğini mi düşünüyorsun?" "Hayır. Senin gibi olmayacak hayaller kurmak.. huyum değildir. Beni sevdiğinden eminim." "Anlaşılan baya bir uçmuşsun." "Pekâlâ, kendini böyle avutmak istiyorsan.. keyfin bilir. Fakat söylemek istediğim birşey var, ben sadece beni önemseyen insanlarla ilişki yaşarım." "Öyle mi?" "Öyle. O yüzden diyorum ya, beni kendinle karıştırma. Sen erkeklerin seni eğlence için, tek geceliğine kullanmasına izin veriyor olabilirsin. Ama ben sen değilim, değil tek gecelik bir oyuncak olmak ya da açık ilişki yaşamak, bana en ufak saygısızlık yapanı silerim. Neden biliyor musun, çünkü benim kendime saygım var." Barbie tane tane konuşurken diğer yandan suyla boynunu ve gerdanını ıslatıyordu çünkü gerçekten sinirli hissediyordu. Gözleri çoktan pembe halini almıştı.
↓Devamı↓ "Sen bana ne demeye çalışıyorsun?" "Bunu benden duymama gerek var mı cidden? Duymak istiyor musun? Ama yapamam. Ya gerçekler yüzüne çarptığında bunu kaldıramazsan?" "Ne oluyoruz ya, imalar falan? Beni aşağılayamazsın!" "Devam et." "Ne saçmalıyorsun? Birde bana emir veriyorsun öyle mi? Sahi soruyorum, sen kendini ne sanıyorsun? Eğer jungkook seni yanında gezdiriyor diyeyse bu havan ben senin havanı almasını bilirim." "Son cümleyi çıkar, devam et." "Bence beni bırakta sen kendine gel, senin karşında emir verebileceğin biri yok." "Evet, işte böyle. Altına yattığın erkeklere de böyle söyle, o zaman bende sana olması gerektiği gibi davranırım." Daha fazla konuşmak istemediği için lavabodan ayrıldı. Madem bu kıza jungkook'un sevgilisi olduğunu söylemişti, yani tam olarak söylemese de kız sorduğunda inkar etmemişti, artık jimin'in değil jungkook'un sevgilisiymiş gibi yapacaktı. Bunun için hızlı adımlarla jimin'in yanına gitti ve oturdu. "Jimin, sevgilin olmasını istediğin bir kızı seç." "Ne, neden ki?" "Çabuk." "Şurada, kumral saçlı." Barbie cevap vermeden hızlıca kalktı ve o kızın yanına gitti, kızın elini tutmasıyla kenara çekmesi bir oldu. "Ne oluyor be sen kimsi.." Barbie hızlıca hipnoz özelliğini kullandı. "Park jimin ile çıkıyorsun, o senin sevgilin ve onu çok seviyorsun." Kız kafasını aşağı yukarı sallayarak onayladı onu. "Şimdi sevgilinin yanına git." Kız yeniden onaylamasının ardından elinde içeceği ile jimin'in yanına gitti. "Sevgilim?" "Sevgilim mi?" "Evet, sevgilim değil misin?" "Öyle mıyım?" Barbie sakin adımlarla yanlarına geldi ve jungkook'un yanına oturdu. Jimin'e göz kırparak oyuna ayak uydurmasını sağladı. "Jungkook." "Efendim?" "Sevgilim olmak ister misin?" "Ne?" "Jungkook?" "Linda?" "Yine Ben. Birkaç saat öncesi için özür dilemeye gelmiştim. Üzgünüm, sadece seni gerçekten seviyorum ve arkadaşınla fotoğrafınızı gördüğümde kıskandım. Sana vurmamalıydım, özür dilerim." Linda, yani az önce Barbie'nin lavabo da tartıştığı kızda jungkook'un diğer yanına oturdu. Fazlasıyla yakın oturarak Barbie ye küçümseyici bakışlar attı. "Bizi tanıştırmayacak mısın?" "Biriyle tanışmak için bile sorman mı gerekiyor tanrı aşkına, dilin yok mu senin, aklın da mı yok? Merak ediyorum, kendine olan tüm saygını poşetleyip denize fırlattıktan sonra her bir parçanla erkeklere köle olmaya mı karar verdin? Vücudunu zaten geçtim, kendi iradelerinde mi onların oyuncağı?" "Her gününü farklı kızla takılarak geçiren birinin sevgilisi olmak için.. fazla egoist değil misin?" "Sana söylediklerimi hiç dinledin mi yoksa o an aklında benim kadar güzel olmadığın hâlde jungkook'un tekrar nasıl elde ederim düşünceleri mi yer alıyordu? Cevabı o kadar belli ki. Bak Linda, son kez söyleyeceğim. Ben senin yansıman değilim, beni kendinle karıştırma." "Bende son kez söyleyeyim, jungkook seni de diğerleri gibi kullanıp atacak. Yüzü burada kendisine sor. İnkar etmeyecek, umursamaz bile." Çünkü jungkook böyle, hiç tanımadın mı?" "Sen onu nasıl tanıdın bilmiyorum, ve hatta inanır mısın? Hiç ilgilenmiyorum. Benim tanıdığım jungkook öyle biri değil. Sence de dediğin gibi, hergününü farklı kızla takılarak geçiren biri için, bir haftalık ilişki fazla değil mi?" "Sen-" "Kıskanmakta o kadar haklısın ki. En ufak temas içermeyen fotoğrafı bile kıskanıp aklınca jungkook'tan ayrılmaya gelmekte o kadar haklısın ki Linda. Ben seni anlıyorum, jungkook sana cevap bile vermiyordu, üstelik bir haftadır bara gelip farklı kızlarla da takılmıyordu ve sen içinde benimde bulunduğun bir fotoğrafı gördün. Üstelik bir haftanın ardından geldi ve yanında ben varım. Anlayacağın, senin gibi basit kızlarla eğlenmek için değil, benimle vakit geçirmek için geldi buraya ve sen elbette ki o kadar kıskandın ki. Beni lavaboda sıkıştırma kararı aldın." "Sıkıştırmak mı? Linda?" "Seni sıkıştırmadım." "Sıkıştıracaktın, elinde ki anahtarla beni kiliteyecektin. Affedersin, biraz meraklı biriyim de.. sonra ne yapacaktım Linda? Dur tahmin edeyim, a) jungkook'un içeceğine ilaç atıp altına girecektin, b) Yangın çıkarıp kaçacaktın. Imm.. her ne kadar ikinci şıkkı uzun süre düşünsende birinci seçenek daha kolayına geldi çünkü neticede.. alışık olduğun şeyler. Evet, bu durumda cevap a, son kararım." Linda Barbie'nin tüm bunları nasıl anladığını sorguluyordu, rahatsızlıkla kıpırdandı. "Kızlar, ne oluyor?" "Sevgilim sadece Linda beni sevdiğine inanmıyor. Beni de diğerleri gibi kullanıp atacağını düşünüyor." Jungkook az önce duyduğu herşeyi bir kenera bırakıp Barbie'nin dediği şeye odaklandı. Gözleri şaşkınlıkla aralanmıştı. Barbie gibi bir sevgilisi olacaktı, jungkook'ta onu diğerleri gibi kullanıp atacaktı? Rüyasında görmesiyle etklendiği ve aklından çıkaramadığı Barbie'yi? "Ne haddime?" Diye fısıldama döküldü dudaklarından. "Sen asla diğerleri gibi olmayacaksın benim için. Sen iste ben senin köpeğin olurum Barbie, kalbimi sana ait kılarım, seni o kadar çok seviyorum ki ne istersen yaparım. Seni gerçekten çok seviyorum, güzelim." Barbie bu duyduklarını duymayı kesinlikle beklemiyordu. Üstelik jungkook gerçekten bunları söylüyordu, Linda denen kızı kandırmak için değil. "Öp! Öp! Öp!" Jimin ve taehyung aynı anda söylediler. Onlar aynı şeyi tekrarlamaya devam ederken Barbie ve jungkook'un arasındaki çekim sürüyordu. Sanki görünmez bir kalkanın içindeydiler, baloncuktan bir kalkan. Jungkook nerede olduklarının ve kendisinin ne dediğini biraz sonra fark etsede sorun etmedi. Eh, zaten Barbie'ye onu rüyasında gördüğü günden beri aklından çıkaramadığını söylemişti. Aralarında görünmez bir ip varmış gibi ikili yavaşça birbirlerine yaklaştılar. Jungkook eliyle kızın çenesini kavradı ve dudaklarını birleştirdi. Barbie'nin rahatsız olursa bunu engelleyeceğini biliyordu ve dudakları birbirine değdiğinde, gerçek anlamda bir şok yaşadı. Kesinlikle beklediği şey Barbie'nin konuyu değiştirmesi, geri çekilmesi, veya özel güçlerinden biriyle bir şekilde dikkatlerinin dağılmasını sağlamasıydı fakat hayır. Barbie hiçbirini yapmamış, sadece jungkook'un kendisini öpmesini beklemişti. Ne yani, o da mı istemişti? Barbie de jungkook'a karşı birşeyler hissediyor olabilir miydi? Jungkook kalbinin hızlandığını hissetti lakin ne yazık ki düşündüğü gibi birşey yoktu. Barbie geldiği ilk günden beri insanları gözlemlemeyi sevdiği için barda bir yere oturup insanları izlediği çok olmuştu, fakat ne yazık ki bulunduğu yer bir bardı ve her an biri tanımadığı birinin bile dudağına yapışabiliyordu. Bir erkeğin kucağında oturup açlıktan çıkmış gibi öpüşenler, öpüşmekten çok kavga ediyorlarmış gibi birbirlerini duvara yaslayarak öpen çiftler, dans ederken aniden kızın belinden tutup kendine çekerek onu öpen erkekler ve daha niceleri.. tüm bunlar Barbie'nin öpüşmeyi herkesin herkesle yaptığı normal birşey olduğunu düşünmesini sağlamıştı. Öyle ki bir ara bunun selamlaşma hareketleri olduğuna bile ihtimal vermişti. Bu yüzden jungkook onu öpmek için hareketlendiğinde herhangi tepki vermedi. Yine de.. bu yakınlıkları göz renginin değişmesine sebep vermişti; Heyecanlanmıştı. Jimin ve taehyung yine o harfini uzatarak bağırıyorlardı. Linda ise sinirle nefes almış ve kalkıp oradan ayrılmıştı. DEVAM EDECEK😘
Sevgilim? Sevgilim mi? Evet, sevgilim değil misin? Õyle miyim? 😂😂😂😂
@Lol-u4j7d çok iyi dimi xsjnxksnxzn
merhaba kanalını baya önceden takıp ediyorum ama yazma zamanım olmamıstı nasılsın ve eger sana uygunsa hayla istek video yapıyorsan squıd game ile alakalı yaparmısın yani söyle bts ile hayal et squıd gameye katılırsınız diye eger yapıcaksan isteyen kanal diye beni etiketler misin sımdıden teşekkürler
yoongi ile hayal et mafya eşinle squıd gameye katılırsınız diye video yapar mısın bide dedigim gibi yapar mısın video isteyen kişi diye beni etiketler misin simdiden cok tesekkur ederim emeklerıninin devamını bekliyorum
Bunlarin didişmalari çok tatlı
Sende çok tatlısın bebeğim😘
Yetişdimmm,birde açık konuşmak gerekirse sana kırıldım Celine bana kurgumu okuyacağını söylemiştin ama okumadın ve cevap bile vermedin sana güvenmiştim ama nerdeyse 2-3 haftadır geri dönüş almadım senden şuan kanalımda kurgu var. Seni hayla çok seviyorum ama ilk senin bakmanı istemiştim ve sende bakacağını söylemiştin bakmayıncada ne bileyim biraz garip hiss etdim🫣🫶🏻
@@Zoe-writer Gerçekten çok çok çok üzgünüm ama hiçbir şekilde yorumun gelmedi bilmiyordum üstelik bizim burada bir buçuk haftadır kesintisiz yağış var internet çok sıkıntılıydı doğru düzgün girmiyorum bile gerçekten çok özür dilerim bebeğim bende seni çok seviyorum isteyerek kırmak istemedim affedersin gerçekten üzgünüm🥺💌💛∞
@@Nilesjm böyle bir sorun olduğunu bende bilmiyordum güzelim üzgünüm nesye geçti artık önemli olan senin beni destkelemen ya ve bunu yapıyorsun minnetarım bebeğim🌷🩷
@Zoe-12-k6p bende sana minnettarım çiçeğim🌷🩷
@Nilesjm ayy🫶🏻🥹
Hoop geldim ;)
@Hayalls0 hoş geldin bebeğimmm
*Hikâyeleri beğeniyorsan beğen tuşuna basmayı ve @bone olmayı unutmayınn* 🎀 *İnsta: Celinexqw⁰⁸_* *Yorumlarınızı bekliyorumm* *Yedek hesap: NilesPark2* *Hikâye* Aynı benim gibi Barbie'nin de dili tutulmuş gibiydi. Önümüzde dikilen beyaz önlüklü adam telaşla ama mutlulukla Barbie'ye bakıyordu. "A..affedersiniz?" Barbie sonunda konuştu. Adam ise şaşırdı, dudakları aralandı ve gözlerini birkaç defa kırpıştırdı. Barbie'nin kolunu bıraktı fakat geri çekilmedi. "Hatırlamıyor musun?" "Tanıştığımızı sanmıyorum. Ayrıca isimim Aileniry değil, karıştırıyor olmalısınız." Adam kaşlarını çattı, Barbie'nin elini sıkıca tuttu. "Benimle gel." "Bekle, ne?" "Konuşmamız gerekiyor." "Affedersiniz, sizi tanımadığımı söylüyorum?!" "Sadece benimle gel, bakacağım." "Neye bakacaksınız? "Rori, gel." Barbie nefes verip elini şiddetle çekti. Dişlerini sıkıp adama yaklaştı. "Beni hipnotize etmeyi mı düşünüyorsun? Biliyordum! Sensin!" Adam büyük bir mutlulukla sarıldı Barbie'ye. Dayanamayıp kolunu tuttum. "Pardon da, kim olduğunuzu mu söyleseniz acaba?" "Burada anlatamam, ayrıca sen kimsin? Rori, gidelim." "Gelemem. Önce anlatın." "Pekâlâ.. evime gidelim." Dedim en sonunda, bu böyle olmayacaktı. Adamın kafasını salladı. "Tamam, hadi." Dedi ve Barbie'nin elini sıkıca tutup yürümeye başladı. Barbie elini yine şiddetle çekti. "Bırak!" "Seni tekrar kaybedemem." "Kaybolduğum yok! Buradayım elimi tutmanıza gerek yok." Adam kafasını aşağı yukarı salladı. Barbie'nin yanına yaklaştım. Sessizce eve kadar yürüdük. Eve girdiğimizde ise hepimiz salona geçmiş, rastgele yerleşmiştik. Büyük bir sessizlik vardı. "Jungkook.. misafirimiz kim?" "Henüz bende bilmiyorum tae." "Sizinle işim yok bilmenize de gerek yok benim rori ile özel konuşman gerekiyor." "Kim kim?" -jim "Rori mi?" -tae "O kimmiş tae?" "Anlayamadım jimin." "Barbie en akıllımız sensin, sen birşey anladın mı?" -jm "Benim sizinle özel konuşacak birşeyim yok." -barbie "Sen ne olduğunu biliyor musun?" "Siz ne saçmalıyorsunuz?" "Yani varlık olarak.." "Gerçekten ne saçmalıyorsunuz?" "Of! Düşüncelerin ve sen çok farklı konuşuyorsun. Pekâlâ.. ben Kim SeokJin.. Alienity evreninden geliyorum." "Ne?" Taehyung sorusunun ardından gülmeye başlamıştı. "Ne evreni dedin?" "Alienity evreni. Sizin aranızda isimi b-" "Sizin aranızda nasıl?" "Cümlemi yarıda bırakmayı kes, çocuk. Evrenimizin asıl isimi niry. Rori yaptığımız bir deney sonucu dünyaya gelerek insan bedenini kullanmaya başladı-" "Ne deneyi peki?" "Aklından geçen hiçbir soruyu yanıtlamayağım, çocuk." "Ama şimdi-" "Jimin, uzatma." Diyerek araya girip susturdum. "Aradan geçen iki günün ardından ben dünyaya gönderildim. Çünkü bir terslik vardı, rori ile iletişime geçemiyor ya da onu takipleyemiyorduk. Kayıp olmuştu. Günlerdir arıyordum, nerelerdesin?" "Ben.." "Bizimle kalıyor. Bu evde kalmaya başladığından beri dışarı çıkmadı." Diyerek cevapladım. "Onlara neden anlattın?" "Anlatmamam gerektiğini bilmiyordum." "Bilmeliydin, hepsinin hafızasını silmek zorunda kalacağız." "Ne?" -jk "Bana yaklaşmaya kalkma." -tae "Bunu aklından bile geçirme." -jm "Kesin. Senin bunlarla bu evde ne işin var, görevini yerine getirmen gerekliydi." "Görevim olduğunu bilmiyordum." "Kaybedecek zaman yok, seninle özel olarak konuşmam gerekiyor. Alieniry rori, lütfen bana agresif yaklaşmayı bırak. Biz aynı evrenin canlılarıyız." Barbie ona kararsızca baktı. Kendini kim seokjin olarak tanıtan Barbie'nin ellerini sıkıca tuttu. Fakat Barbie hâlâ kararsız görünüyordu. Büyük ihtimalle reddetmek için dudaklarını aralamıştı ki kim seokjin onun yüzünü avuçları arasına aldı. Önce onun, hemen ardından Barbie'nin gözleri beyaza büründü. Birkaç saniye öyle kalmalarının ardından Barbie kafasını aşağı yukarı sallayınca ikisi beraber ayağa kalktılar. "Nereye?" Diye sordu jimin. "Biz gidiyoruz." Kalbimde derin bir üzüntü hissetmiştim ki o güzel cümle döküldü dudaklarından. "Geri geleceğim, siz keyfinize bakın." Ve tebessüm etti. Başka birşey demeye fırsatımız olmadan gittiler. Hafif esintili hava da yürüyorken konuşma başlatan seokjin oldu. "Senin yüzünden çok oyalandık, hemen-" "Affedersin, hâlâ tam olarak ne olduğunu ya da senin ne derece önemli bir şahıs olduğunu bilmiyorum ve sen beni bir çocuk gibi azarlayamazsın. Ben uyandığımda bir ormanda yatıyordum, hiçbirşey hatırlamıyordum ve bilmiyordum. Nasıl konuşulur, nasıl yürünülür bunları bile bilmiyordum. Tam anlamıyla yeni doğmuş bir bebek gibiydim. Beni takipleyemeniz ya da iletişime geçememeniz sizin hatanız benim değil." Seokjin nefes verdi. "Haklısın.. özür dilerim. Seni bulamamaktan korktum, günlerdir arıyordum. Öte yandan bulduğumda beni hatırlamadın-" "Kendi evrenimizde böyle bedenlere sahip değiliz." "Evet, yine haklısın. Fakat birbirimizi ilk görüşte anlama yeteneğine sahibiz. Neden yolun ortasında deli gibi senin kolunu tuttum sanıyorsun.. neyse." "Neden bu görünüşe sahibim?" "Chichim şimdi-" "Chichim?" "Chichi bizim aramızda sana taktiğimız lakap. Chichi ışık demek oluyor, bildiğin chichiyi kapat falan diyoruz yani. Sende ışık yapıyorsun hep o yüzden ben buldum. Neyse. Bu görünüşe sahip olmanın sebebi, sebebi sensin. Kendi dünyamızda büründüğün formun yansıması senin bu halin." "Peki güçlerimiz?" "Herkesin kendisine özel güçleri vardır. Senin güçlerin bunlarla sınırlı değil, şuan güçlerinin farkında mısın?" "Birkaç tanesinin?" "Tüm güçlerini kolyene yüklemek yerine lazım olacakları seçmiştik. Yani seçtin, sende hatırlıyordun, yani hatırlamıyordun sende oradaydın. Örneğin hipnotize gücü, insanları kolayca atlatabilmen için. Elektirik kontrol gücü, gerekebilir diye ki planlamamıza göre gerekiyordu. Zihin gücüyle eşyaları hareket ettirme gücü, hafıza silme gücü. Bunlar zaten yeterli oluyordu." "Benim görevim ne?" "Görevin evrenimiz için önemli o kişiyi bulman. Seni seçtik çünkü sen bizim dünyamız da miracle girl yani mucize kızsın. Mucizemizin bize yine büyük bir mutluluk getireceğini umarak seni gönderdik. Fakat kolyen.. üstünde bulunan küçük simli taş kırılmış. Bu iletişimimiz kesti." "Görevimi anlat."
↓Devamı↓(1) Barbie evden çıkmadan hemen önce özel güçleriyle elde ettiği anahtarı kapı deliğine soktu ve çevirdi. İçeri girdiğinde lambalar kapalı bir şekilde, televizyon ışığında oturan üçlünün hiç ses çıkarmadan oynayan filme baktıklarını gördü. Onu ilk fark eden taehyung oldu. "Barbie!" Ona seslenmesi ile diğer ikisinin de dikkatini çekmişti. "Hoşgeldin." Dedi jungkook. "Hoşbuldum. Ne yapıyordunuz?" "Senin hayatın kadar fantastik olmasa da fantastik bir film izliyoruz." Barbie jimin'in dediğine hafifçe kıkırdadı. Yorgun adımlarla gidip koltuğa oturdu. Yorgun değildi, zaten fiziksel olarak yorgun olması da mümkün değildi. Fakat kafası karmaşıktı, kim seokjin, yani kendisini tanıtmasıyla kendi evrenlerinde en yakın olduğu kişi, ona öyle şeyler anlatmıştı ki düşünmekten sıkılır olmuştu. "İyi misin?" Hemen yanında oturan jungkook sorduğunda tebessüm ederek cevap verdi. "İyiyim." "Gelen kişi gerçekten bizim hafızalarımız mı silecek?" Taehyung'un sorusuyla kaşlarını çattı. "Yok öyle birşey. Görevimi size anlatmam yanlış olsaydı bunu bilirdim. Ama hayır, yanlış birşey yapmadım. Bilmenizde sorun yok. Başka birisine anlatırsanız ceza amaçlı olarak yapılabilir." "Tövbe haşa." Taehyung'un cevabına kıkırdadı Barbie. "Şimdi senin isimin gerçekte neymiş?"-jm "Alieniry Rori." "Waow¿" -tae&jm "O halde sana öyle mi seslenelim?" Jungkook'un sorusuyla kafasını iki yana salladı. "Kesinlikle hayır. Barbie isimini tercih ederim." "Barbie sen yokken jungkook dayak yedi."-jm "Ne?" Jimin'in konuşması ile jungkook nefes vererek kafasını arkaya attı. "Jiminn!" "Neden, nasıl oldu?" "Jungkook'un sevgilisi geldi-" "Sevgilim değil." "Flörtün. Seninle tanıştığımız gün sonra görüşelim diye ertelediği flörtü az önce buradaydı." -jm "Biz seninle fotoğraf çekilip Instagram da paylaşmıştık hatırlıyorsun değil mi, işte o gönderiyi görmüş ve jungkook'u aramış." -tae "Ben hiç görmedim aradığını." -jk "Biz zaten gönderi paylaşmaya devam ettik sürekli bu yüzden birkaç gündür burada kaldığını biliyormuş tabii kıskançlıktan çatlamış patlamış en sonda buraya geldi bağırdı çağırdı jungkook'a vurdu ve gitti." Jimin cümlesini tamamladığında jungkook'un tehtidkâr gözleri üstündeydi. Neredeyse bir dakika kadar sessizlik oldu, bu sürede Barbie önce Jimin'e, sonra taehyung'a, sonra da jungkook'a baktı. Yalnızca boş bakışmalar ile geçti o süre. En sonunda dudaklarını öne doğru büzüp içten damağını ısırdı ve hepsine göz gezdirdi. "Peki ben ne yapmalıyım, o kıza birşey yapmamı mı istiyorsunuz, anlamadımki?" "Ya hayır deli, jungkook'u senden kıskandı yani onu anlatmaya çalışıyoruz." Jimin'in cevabı ile jungkook kafasını iki yana salladı. "Bence beni kıskanmadı. Seni kıskandı," Dedi barbie'ye hitaben. "Sen normal bir kız olsaydın senin gibi biri ile ilişki yaşayacağımı bildiğinden öyle olduğunu düşündü ve bunun hesabını sormaya geldi. Yani seni kıskandı, kendisinden çok daha güzel olduğunu bildiği için ilişki yaşadığımızdan emin oldu ve sinirlendi." "O hâlde yanılmamış, bizim zaten bir ilişkimiz var." Jimin ve taehyung 'ooo' diyerek jungkook'a baktıklarında jungkook sakince cevap verdi. "Onun anladığı senin bahsettiğin gibi bir ilişki değil Barbie, biz sadece arkadaşız, değil mi?" "Evet, ve bu da arkadaşlık ilişkisi oluyor?" "Ama o öyle birşeyden bahsetmiyor. Farklı bir ilişkiden bahsediyor." "Ne tür bir ilişki?" "Yatak arkadaşlığı gibi" -tae "Ya da, sevgili ilişkisi gibi." -jk Barbie, barda geçirdiği vakitler boyunca ilişki çeşitlerini öğrenmek zorunda kalmıştı. Bu yüzden jungkook'un ve taehyung'un kastettiği ilişkiyi anlaması zor olmadı. Anladığını belirtmek istercesine mırıldanıp kafası salladı. "O hâlde kız arkadaşına benimle aranda o tür bir ilişki olmadığını söylemelisin, eğer sana inanmazsa yardımcı olabilirim." "Böyle birşeye gerek yok. O benim kız arkadaşım falan değil, hiçbir zaman olmadı. Sadece kullanıp attığım kızlardan birtanesi." "Çüş jungkook, yavşağın teki olduğunu bu kadar belli etme." -jm "Yalan mı söyleyeyim?" "En azından eğlenmek için vakit geçirdiğim kızlardan diyebilirdin." -Tae "Her neyse." "Geç oldu ya, ben gidiyorum artık eve." "Ne evi, kaç gündür burada kalıyorsun jimin, neden bugün gitme kararı aldın? Hemde bu saatte?" -tae "Bu saatte tek başına gitme fıstık, ben bırakırım seni." "Ya jungkook! Ne biçim konuşuyorsun?" -jm "Ne ama? Kız gibi konuşuyorsun diye kaç defa söyleyeceğim, bak kanıt işte; yi jinkik ni biçim kinişiyiyşin" "İstersem kız gibi konuşmadığımı kanıtlayabilirim." "Öyle mi? Kanıtlasana bana." "Arka odaya geçelim kanıtlayayım." "Vaay, Ahlaksız teklif geldi." -tae "Geçelim tabi, kim neymiş göstereceğim sana." "Bu yavşağın edepsiz teklifini kabul ediyor musun jimin?" "Etmem mi, pişman olacak." "Pekâlâ bu saatten sonra ne yaptığınız beni alakadar etmiyor en azından jimin bugünde burada kalacak." "Tek takıldığını şey bu mu?" kk "Evet, başka soru?" "Yok." Oluşan sessizliğin üstünden birkaç dakika geçtiğinde Barbie bu sessizliği bozma kararı almıştı. "Ee peki şimdi ne yapıyorsunuz?" "Sizi bilmem biz jiminle arka odaya geçeceğiz." Jimin yere düşmüş yastığı aldığı gibi jungkook'a fırlattığında jungkook kahkaha attı. "Al sana kanıt!" "Ne alakası var?!" "Birde trip at." "Jungkookcuğum kızlarla çok takıldığımız için bazen cümlelerimiz onların cümlelerine benzeyebilir." -tae "Madem sizde kızlarla takılıyorsunuz o zaman neden bir tek ben takılıyormuşum gibi adımı yavşağa çıkarıyorsunuz? Benden farkınız ne?" "Biz altımıza almıyoruz." "Ne yapıyorsunuz pardon?" "Sadece vakit geçiriyoruz." "Her neyse. Ben daha çok vakit geçiriyorum onlarla ama cümlelerim onların cümlelerine benzemiyor." "Çünkü siz sohbet etmiyorsunuz, direkt arka odaya geçiyorsunuz." -jm "Tamam tamam, bunu mu konuşacağız? Hadi uyuyalım." Taehyung cümlesini bitirdikten sonra büyük gözleri ile anlamsız bakışlar atarak kendilerini izleyen barbie'ye baktı. İstemsizce kıkırdadı. "Sen neden öyle bakıyorsun?" Barbie tebessüm edip elini öylesine salladı. "Sadece dinliyordum." "Tabii Jungkook'un ne kadar yavşak biri olduğunu öğrenmek zorunda değilsin en iyisi taehyung'un dediği gibi bunu konuşmayalım. Ama ne yazık ki benim uykum yok, ne yapacağız?" Alieniry hafifçe kıkırdayıp cevap verdi. "Benim de yok, oyun mu oynasak?" "Gerçekten yokmu seninde?" "Hayır, hemde hiç yok." "Senin var mı jungkook?"
↓Devamı↓(2) "Var. Hatta gidiyorum, uyuyacağım ben, her ne yapacaksanız size iyi eğlenceler." Jungkook ayağa kalkıp odasına yönelirken konuştu. "İyi uykularr~" Diye arkasından seslendi Barbie. Jungkook cevap olarak mırıldandı. Hâlâ Barbie'nin neden onunla aegyo yaparak konuştuğunu sorguluyordu. "Bir planınız mı var?" Taehyung, Barbie ve jimin'e bakarak konuştu. "Hayıırr?" Jimin belli etmemeye çalışarak konuşmuştu. Barbie'nin de henüz plandan haberi olmadığını düşünüyordu. Fakat elbette ki Barbie özel gücünü kullanarak çoktan plana hakim olmuştu. "O hâlde bende uyuyacağım." "Hayır! Beraber dışarı çıkacağız." "Nasıl? Barbie?" "O da gelecek." Taehyung Barbie'ye baktı, Barbie ise jimin'e bakarak konuştu. "Ama bunun için üstümü değiştirmem lazım." "Bir dakika, sen planı biliyor musun?" "Jimin mal mısın? Küçük bir hatırlatma yapayım, karşıdan ki Barbie. Alieniry Rori. Çoktan zihnini okuduğuna kalıbımı basarım." Jimin, taehyung'un dediklerinin doğru olup olmadığını anlamak için Barbie'ye baktı. Kendisini bulan pembe gözler duyduklarını yanlış olduğuna dair herhangi tepki de bulunmayınca doğru olduğunu anladı. "E o zaman kabul ettin?" "Sorun değil. Bunu yaparak ne elde edeceksin bilmiyorum, yine de benim için sadece küçük bir yardım." "Ya seni yerim! Bak bundan sonra, ne dilersen dile benden. Her türlü yardıma varım." "Sen ne gibi bir yardımda bulunabilirsin sanki." "Sus lan taehyung." "Planı bana da anlat." "Ya plan yok, sadece.. küçük bir eğlence." "Gerizekalı yine de plan oluyor ne demek plan yok." "Taehyung dövmiyim." "Timam jimin abi döversin." "Seni varya-" "Tamam tamam. Jimin'in eski kız arkadaşı beni jimin'in sevgilisi sansın diye öyleymiş gibi davranacağız o kadar." "Aman ne plan ne plan." "Beğenmediysen yallah odana." "Beğenmedim." Taehyung bunu dedikten hemen sonra ayaklanmıştı ki jimin onun kolunu tutup çekti ve geri oturmasını sağladı. "Hayır hayır şakaydı gitme." "Neden gitmeyeyim, bu yapılması fazlasıyla zor olan planınızda ben ne olarak yer alacağım? Barbie'nin eski sevgilisi mi olacağım?" "Hayır tabii ki. Sana da sevgili buluruz diye dedim." "Ulan it benim zaten sevgilim var." "Taehyung, sevgilin şuan da eski sevgilimin yanında eski sevgilisi ile beraber barda." "Ne?" Jimin telefonunun ekranını açıp yaklaşık bir saattir bakıp bakıp sinirlendiği fotoğrafı gösterdi taehyung'a. Taehyung'un sevgilisi ile takipleşiyorlardı doğal olarak, kız bu hikâyeyi taehyung'a gizlemiş olmalıydı fakat jimin için aynısını yapmayı unutmuştu belli ki. Fotoğrafta jimin'in eski sevgilisi, taehyung'un sevgilisi ve hatta jungkook'un da flörtü vardı, hemen yanlarında ise birkaç erkek. "Hass*ktir. Yürü hemen gidiyoruz." Jimin kafasıyla onaylayıp ayağa kalktı fakat sonra duraksadı ve arkadaşına baktı. "Taehyung, bunu jungkook'a da söylememiz gerekir mi? Ben buna benzer bir fotoğrafa bakıyordum orada jungkook'un sevgilisi yoktu ama bunu yeni eklemiş hikâyesine ve o da var. Sence haber verelim mi?" Taehyung çok kısa bir süre düşündü ve hemen ardından herakete geçti. "Jungkook!" "Allah belanızı versin ya yine ne var?" "Tövbe bismillah sen odanda değil mıydın?" "Ayrıca çok ayıp nasıl Allah belanızı versin dersin dönüp dolaşıp seni bulur bak." "Kes jimin." "Yok vazgeçtim gıcığım ben buna, söyleme taehyung." "Evet taehyung söyle dinliyorum seni ne bağırıyorsun?" "Jungkook senin sevgilin de benim sevgilim ve jimin'in eski sevgilisiyle birlikte barda adamlarla takılıyormuş." "Öncelikle, sevgilim değil. Sonralıkla, yani?" "Ne, yani?" "Yani, ne yapayım yani?" "Biz bara gidiyoruz, sende gelmek istiyorsan gel. Sonuçta sevgilin olmasa bile flörtün ve şuan da seni aldatıyor olabilir, düşünsene böyle olduğunu. Senki koskoca Jeon Jungkook, dedikodu olursun tüm bara." "Jimin, benim sevgili yapmadığımı, yani sadece beğendiğim kızlarla takıldığımı ve benim onlarla işim bittikten sonra o kızları umursamadığımı tüm bar biliyor zaten." "Jungkook, geliyor musun gelmiyor musun?" "Gelmiyorum." Jungkook duvara yaslanarak, rahat rahat konuşuyordu. Taa ki Barbie konuşmaya dahil olana kadar. "Jimin, hâlâ kıyafet sorununu hâl etmedik. Ben barda ki kızlara benzemiyorum şuan." "Benzeme zaten, neden banzeyeceksin?" -jk "Çünkü jimin'in sevgilisiymiş gibi yapacağım." "Ne?" -jk "Bunun kıyafetle ne ilgisi var?"-tae "Arkadaşlar salak mısınız tabii ki ilgisi var. Kıyafet işini nasıl hâl edebiliriz ki?" "Jungkook~ senin hâl edebileceğini biliyorum, eminim dolabında güzel şeyler vardır." -tae "Oha, jungkook sen evine getirdiğin kızların kıyafetini geri vermiyor musun anlamadım?" "Jimin, gece gece dayak mı yemek istiyorsun? Ben evime getirmiyorum onları. Taehyung, bahsettiğin şeyi anladım ama Barbie'nin öyle giyinmesini istemiyorum." "Barbie de senden izin almıyor zaten, isteyip istememenin ne önemi var?" Jungkook'un kız kardeşi arada bir ona kalmaya gelir, bazı kıyafetlerini bırakırdı çünkü buraya geldiğine abisinin parasıyla bir ton alışveriş yaptığı için valize tüm kıyafetleri sığdıramaz, mecbur bazılarında vazgeçmek zorunda kalırdı ve vazgeçtiği her daim, eski kıyafetleri olurdu. "Jimin.." Jungkook nefes vererek konuştu. "Beni gerçekten zorluyorsun. Tanrım, tamam! Uygun birşeyler bulmaya çalışacağım." Kısa süre sonra elinde siyah bir elbise ile geldi. "Yaa jungkook çok teşekkür ederim şimdi gidebilirsin odana iyi uykularr." "Jimin, bir: Birdaha ya falan deme bana, iki: teşekür etme senin için getirmedim, üç: bende sizinle geliyorum." Jimin'in jungkook'u dinlediği pek söylenemezdi, elbiseyi Barbie'ye götürüp verdi ve ardından taehyung'un odasına girdi çünkü o da üstünü değiştirecekti. *Devam edecekk* 🍀🤍
😂😂😂
❤
*Hikâyelerimi beğeniyorsan beğen tuşuna basmayı ve @bone olmayı unutmayınn* 🩷 *İnsta: Celinexqw⁰⁸_* *Yorumlarınızı bekliyorumm* *Yedek hesap: Nilespark2* *Hikâye* Birkaç günün ardından üçlü kıza oldukça alışmıştı. Öyle samimi olmuşlardı ki taehyung ilk başta kızla flört etmek istediğini biri yüzüne çarpsa saçmalama der arkasını dönüp giderdi. Kızla çok yakın arkadaş olmuştu çünkü. Hatta öyle ki jungkook yine spordan geldiğinde karşılacağı manzarayı çok iyi biliyordu. Evde bir tek kolidorun ışığının açık olduğunu gördü, diğer taraftan lambalar kapalıydı ama salon da ve kolidorun sonunda ki odada beyaz LED lambalar vardı. Yine de çok aydınlatmıyordu. Jungkook'un eve girdiğini görmeyen taehyung, kolidorun bitişinde ki duvara yaslanarak silah şekline getirdiği elini sol tarafa doğru yaslayarak kolidoru gözetlemişti. Kolidorun ortasında sayılabilecek karanlık odada bulunan jimin ise Taehyung'un flört ettiği kızların numarasını çalmakla meşguldü. Taehyung kolidorun sonunda ki, beyaz LED lamba ile aydınlatılmış odada bulunan Barbie kıza bakarak kafasını salladı. Barbie kızda kafasını salladı ve bunun hemen ardından ikili aynı anda saklandıkları duvarın ardından çıkıp koşmaya başladılar, kız yere eğilerek yerde kayarken taehyung kızın üstünden atlayıp diğer tarafa geçti ve silah şeklinde ki elini odaya doğrulttu. Kızda yere çömelmiş şekilde oyuncak silahını doğrultmuştu Jimin'e. Bunu yapmaları ile birlikte jimin'in bulunduğu odada ki yeşil LED lambalar açılmıştı. Tabii bunun yanında başından beri yüksek sesle çalan gerilim müziği hesaba katılınca film sahnesi haline gelmişti. Kamera açıları eksikti ya birtek, ha birde Taehyung'un silahı. LED lambanın açılması elbette kızın gücü ile olan bir şeydi. Fakat bunu beklemeyen taehyung rolden çıkarak şaşırmış, çıkardığı ses ile eliyle ağzını kapatmıştı. Fakat kız uyarırcasına öksürünce tekrar role girmişti. "Bırak numaraları polis!" Jimin elinde ki, kızların numaralarını yazdığı kağıdı ve siyah tükenmez kalemi bırakarak yerle buluşturdu. "Tutuklayın!" Jungkook farkında değildi ama kız kendisine hitaben konuşmuştu, tabii birde taehyung'a. "Selam bebeler ve Barbie." "Tutuklayın demiştim." Barbie çömelmekten sıkıldığı için kendini yere atmış, dudak büzerek konuşmuştu. Jungkook kaşlarını kaldırdı. "Bana mı?" "Evet, sana." "İyide ben yeni geldim?" "Ve ben de senin geldiğini hissettim. Ayrıca cebinde kelepçe var." Jungkook gözlerini ardına kadar açıp elini arka cebinde attı ve evet, bir kelepçe. "Az önce koydum." "Alıştığımı düşünüyordum, ama hayır.. yanılmışım. Buna asla alışamayacağım." "Ne yalan söyleyeyim ben alıştım, en azından kendisiyle flört etmeye çalışan Taehyung'un üstüne düşünce gücüyle içecek döktüğü günden sonra." "Pekâlâ, yine de bu şeyi uçurarak cebime koyman garip." "Eğer oyunu bozmasaydın jimin'i hapise atacaktık jungkook ya." -tae "Neyse artık o kelepçeyi de başka birşey için kullanırsın." Jungkook elinde ki kelepçeyi Jimin'in yüzüne fırlattı. "Kapa çeneni aptal." Demişti aynı zamanda fakat arkadaşına zarar vermesini umursamadan attığı kelepçe jimin'in yüzünün bir karış ötesinde durup, olduğu yerde uçmaya başladı. "Birbirinize zarar vermenizi sevmiyorum." Barbie ayağa kalkarken konuştu. Avucunu açıp beklediğinde kelepçe hava da yavaşça süzülerek avucunun içine oturmuştu. "Durdurmasaydım jimin'in gözüne gelecekti jungkook." Barbie azarlar gibi konuştuğunda jungkook dudak büzdü. "Ama çok pis konuştu." "Ney ney?" Jungkook jimin'i duymazdan gelip kıza bakmaya devam etti. "Gözünü morartabileceğin anlamına gelmez." "Yürü be Barbie! Ya kör olsaydım?!" "Barbie avukat oluyor." Taehyung komik birşey söylemese de jungkook gülmeye başladı. "Evet doğru komikmiş eee şey isteyen var mı kola mı yesek yani şey pizza falan hm ne dersiniz?" "Sen daha yeni spordan gelmedin mi oğlum ne pizzası?!" "Jimin bozmasana yeriz işte!" "Taehyung sende ne bedavacı çıktın be." "Yemek buldun ye dayak gördün kaç." "Boş konuşmayı kes kardeş." "Of içim daraldı tae kalk aç şu lambayı." Taehyung arkadaşının dediğini yapmak için hareketlendiğinde ışıkların kendiliğinden açıldı. "Yuh doğru bunu az önce de yaptın." Barbie cevap olarak sadece gülümsedi. Jungkook çantasının kolunu tutup düzeltti ve odasına ilerledi. Kalan üçlü de salona geçmişlerdi. Jungkook çok kısa bir duş alıp üstünü değiştirdi ve salona geçti. "İşte kız gizli polis olarak dans kursuna üye oldu, ama sonra ne oldu dersiniz? Bir çocukla tanıştı-" "Dur hem polisiye hem romantik film mi?" "Romantik mi? Nereden çıkarıyorsun jimin? O çocukta yıllar öncesinde kalan bir arkadaşı, ama-" "Adamın dans kursunda ne işi var?" "Ama! Jimin, bölme bir! Ama kızın haberi olmasa da bu çocuk kız taşındıktan sonra bunların evinde birşey bulmuş, kendisinin kıza kendi elleriyle hazırladığı bir hediyeymiş ve çöpün içindeymiş. Çocuk o hediye için çok uğraşmış ve kıza verdiğinde kız saklayacağını söylemiş. Adam kıza platonik aga! Sonra işte kıza gıcık olmuş, zamanla nefrete dönüşmüş. Takıntılı manyağın teki olmuş." "Açım ben." Jungkook arkadaşının anlattığı filmi hiç umursamadı ve kendini koltuğa attı. "Ne sipariş etsek?" "Güzel birşey söyleyelim. Birde senin de yemen lazım Barbie." "Hayıııır."
"Mızmızlanmasana ya, sanki iğne yapacağız! Ağla istiyorsan? Belki gerçek hayatında yemek yemiyordun, belki acıkmıyorsun, evet bir hatta neredeyse iki haftadır yemek yemiyor olmana rağmen bayılmadın ya da ölmedin ama insan vücudundasın ve çok zayıfsın, dal kadar!" "Attın şuan." "Siktir git jimin yalan söylüyorsun boş boş." "Jungkook ne küfür ediyorsun ya!" "Sen niye kız gibi konuşuyon onu söyle." "Ben kız gibi konuşmuyorum kes. Ayrıca, gayette zayıf." "Hiçte değil. Maşallah spor yapıyormuş gibi fiziği var kilosu da ne az ne fazla." "Sapık, yakaladım seni sapıksın Barbie öldür bunu." "Lan tövbe ne diyon jimin şimdi gerçekten öldürür falan!" Taehyung endişeyle konuştuğunda kız kaşlarını çattı. "Neden öldüreceğim?" "Kızma abla da.. ne bilim, sen çok güvence vermiyorsun bana. Her an katledebilirsin bence birimizi." "Bunu dediğin için ilk seni öldürecek." "Jungkook sus ya!" "Lan bana bakın siz niye ya lı malı konuşup duruyorsunuz?" "Sana ne lan öküz!" "Sensin öküz diyeceğim ama küçücük vücudun var diyebilir miyim bilemedim jimin." "Bırakın Barbie'yi ben öldürücem şimdi bunu!" "Birde yastık at tam olsun jimin?" Jimin elleriyle sıkı sıkı tuttuğu yastığı bırakıp televizyona döndü. Barbie ise işin şakasında değildi. Taehyung'un ona güvenmemesine kırılmıştı. Günlerdir onlarla kalıyordu, oyun oynayıp birsürü film hakkında konuşuyorlardı, kendisi hakkında konuşup çözüm bulmaya çalışıyorlardı. Fakat taehyung onu öldüreceğini mi düşünüyordu? Kendisi üçüne de güvenmişti? Hem sırrını anlatmış, hemde güçlerini göstermişti. Kalbi sinirle atarken taehyung'a baktı. Taehyung aniden kendisine dönen kafa ve pembe gözlerle korktu ve gözlerini sonuna kadar açtı. Jungkook aniden hareketlenen kıza ve korkup farkında olmadan geriye çekilen taehyung'a baktı. Birkaç saniyenin ardından Taehyung'un gözleri mor oldu. Fakat kız hiçbir şey söylemedi ve kısa bir sürenin ardından gözlerini eski haline getirdi. Taehyung'un da gözleri eskiye döndüğünde yutkundu ve hiçbirşey demeden arkasına yaslanıp televizyona baktı. "Tae..?" Jungkook arkadaşından cevap alamadı. Jungkook kıza baktı, kız taehyung'tan daha beterdi, beti benzi atmıştı, ellerini önünde birleştirmiş parmaklarıyla oynayıp duruyor ve ses çıkarmıyordu. "Barbie?" Jungkook barbie'den de cevap alamadı. Nefes verip dizlerinin üstünde yükseldi ve kızın yanına emekledi, yanına gelince oturdu. Kızın yüzüne gelmiş saçını özenle arkaya iteledi ve uzun saçlarını elinde toplayıp arkaya attı. Elini omzuna koydu. "İyi misin?" Yine herhangi cevap almadı. "Taehyung?" Jimin de ürkmemiş değildi. "Sen iyi misin?" Boşa çabalıyorlardı, taehyung'tan da cevap yoktu ki. Jungkook korkup kızı omuzlarından sarstı ve hiçbir tepki almayınca elini Taehyung'un dizine atıp onu sarstı, yine boşaydı. Diğer yandan da taehyung'a seslenmeye ve dürtmeye devam etti. Bir süre sonra Taehyung dolu gözlerini yerden ayırdı ve jungkook'un bileğini tutarak kendisini dürtmesine engel oldu. Aynı anda kızda Jungkook'tan ayrılmıştı. Taehyung kızın omuzunu tutup kendine çekti ve sarıldı. "Özür dilerim." Dediğimde jimin ve jungkook birbirine baktı, ne oluyordu? Oysa anlamamaları çok normaldi çünkü ikili sadece onlara göre konuşmamışlardı. Telapi çözülmeden ve ikilinin gözleri eski hallerinde dönmeden önce zihinleri ile konuşmuşlardı. Daha doğrusu kız birşeyler söylemiş, taehyung'ta birkaç şey söylemişti. Fakat ne konuştuklarını bilemeyeceklerdi, sadece onlar değil.. bizde bilmeyecektik. Dakikalarca susmuşlardı çünkü bu bir tür küslüktü. Barbie gülümseyip karşılık verdi taehyung'a. "Bende özür dilerim." Jimin uzanıp kızın sırtına yumruk attı çok sert değildi ama çokta yumuşak değildi. "Niye konuşmuyorsunuz lan ödüm koptu!" Jungkook kaşlarını çatıp jimin'in göğüsüne yumruk attı. "Ne vuruyorsun kıza lan?" "Ne bilim oğlum vurdum işte!" "Adam mısın lan sen şimdi?" "Arkadaşlar, tamam. Yeter isterseniz? Canım acımıyor jungkook biliyorsun." "Canın acımıyor diye kelepçeleyip dövemeyiz, çok saçma vurması." "Tamam.. sakin." Kız konuşurken aynı zamanda elini jungkook'un ıslak saçlarına uzatmış geriye doğru okşamıştı. Jungkook nefesini tuttu. Rüyasında görmesiyle etkilendiğini hepimiz biliyorduk, peki ya kızın onun evinde kaldığı günler boyunca ondan hoşlanmaya başladığı biliyor muyduk? Öğrenmiş olduk. "Sakinim zaten de, yemek alacaktık?" Kız kafasını onaylarcasına salladı. "Ve sonra bende hepinizi tek tek hipnotize ederek yemek yemekten kurtulacaktım." "Ben seni zorlama değil, ikna etme taraftarıyım sonuçta sana istemediğin hiç birşeyi yaptıramayız." "Jungkookiee~" Kız koltukta jungkook'a doğru dönüp elini tuttu. Jungkook ne olduğunu şaşırdı. Kız ona pespembe ve parıldayan gözleri ile bakarak aegyo yapıyor, birde üstüne elini tutuyordu. "Beraber dışarı çıkalım mı~?" Hâlâ yapıyordu! "Çıkalım da, niye?" "Hem yemek alırız, hemde hava alırız?" "Tamam." "Tamam mı? Tamam mı?! Ne demek tamam? Nasıl tamam? Biz sen pardon sen biz sana 'jungkook git şunu al jungkook gel şuraya gidelim' diyince ağzımızın payını veriyorsun? Hipnoz mu ettin lan çocuğu da? E gözleri mor olmadı!" "Gözlerinde aşk kokusu var." Taehyung'un imali sesi ile kurduğu cümle büyük bir sessizlik yarattı. Jungkook ne aşkı diye sorgularken kız Taehyung'un ne demek istediğini anlamaya çalışıyordu. Jimin ve taehyung kaşlarını çatmış birbirlerine bakıyorlardı. "Nasıl? N-ne? Gözlerinde? Koku? Aşk? Koku?" "Pekâlâ hadi gidelim." Jungkook aniden kalkarak kızı da kaldırmıştı. Kız elbette engel olmadı ve jungkook masanın üstünden cüzdanını aldıktan sonra evden çıktılar. Hava kararmak üzereydi, tatlı bir esinti vardı. Kızın mor saçları kıpırdanıp durdu. "Jungkook bu arada bunları senden giydim. Geçen verdiğin kıyafetlerin üstüne taehyung içecek döktü ve bu yüzden yenilerini verdi." "İyi yapmış da, niye söyledin şimdi bunu?" Dedi jungkook gülerek. "İzinsiz aldım sonuçta o yüzden söylemeliyim diye düşündüm." "Hm, anladım. Sorun değil." "Neden en sevdiğin yemek pizza?" "Çünkü tadı çok iyi, yani böyle bir güzellik yok." "Ne zamandan beri en sevdiğin o peki?" "Birkaç yıl önce keşfettim. Küçükken sevmezdim, sonra çok güzel gelmeye başladı." "Yine pizza alalım mı? Tadına bakmış olurum." "Yiyeceksin yani?" Jungkook sırıtarak konuştu. "Evet." "O zaman şu yoldan gideceğiz." Kız kafasını sallayarak onayladı. "Vampir olduğunu düşünmüştüm ilk başta biliyor musun?" "Vampir olsaydım, güneşli bir günde orada olmazdım ve.. cüzdanını alacağımı ya da geri vereceğimi sanmıyorum." "Derken?" "Yani yerden, yerden alacağımı sanmıyorum." "Hm, anladım. Aslında zaten ilk derken cüzdanı getirdiğin günden bahsetmiyordum. Seni rüyamda görmüştüm, kapıma geliyordun ve telefonumu düşürdüğümü söyleyip geri veriyordun?" "Yani biz tanışmadan önce sen beni gördün?" "Evet. Çok şaşırmıştım cüzdanı vermeye geldiğinde. Yine rüya da olduğumu düşündüm." "Sence o adamın kolu iyileşmiş mıdır?" "Nasıl kırdığını görmedim ki." "Ben arkadaşına tekme atıp yere düşürdüğümde bana tekme atmıştı bende koltuğa düşünce tokat atmak için elini kaldırmıştı, tutup çevirerek kırdım işte." "Çok şükür sana birşey olmuyor, eğer normal insanlar gibi zarar görseydin kötü olurdu. Daha iyileşmemiştir, kötü kırmışsın. Sahi, neden dövmeye başladın?" "Planları sizi dövmek değildi jungkook, birinizi öldürüp suçu diğerinize atmak ve kaçmaktı. Yani biriniz ölecek diğeriniz de hapise girecekti. Yüzlerine söylemek istemesem de jimin ve Taehyung'un korktuğu çok belliydi. Kısacası, böyle birşey yapmalarına izin veremezdim." Jungkook birşeyler söylemek için dudaklarını araladı ama aniden kızın kolunu tutup kendine çeviren adam ile kaşlarını çatıp sustu. "Alieniry! Sensin! Sonunda buldum seni!" *Devam edecek* 💜
Bayıldım çok iyi olmuş ellerine sağlık ve bu arada yeni abonenim canısı
@@ebrar-xq4xk teşekür ederimm🌸
Rica ederimm
Yoo ne ağlaması gözüme elim çarptı...
"İçiniz yanarken etrafa gülmeyi de öğretir hayat."
Bana sen yetersin🫶🏻🌟
@@Freepalistine. 💗💗💗
Bir ağlıyorum bir bağrıyorum bir gülüyorum senin yazacağın hikayeye ben ya
@Cheeryup8 niye öyle dedinkine🥲
@@Nilesjm hikaye çok güzel ama neye üzülüyüm neye gülüyüm
@Cheeryup8 jxnsjsnsks ben okurken sadece neden böyle bir hikâye yazmışım çok saçma ya diye ağlıyorum birde beni düşün
@@Nilesjm bunun suga vers. Yaparmısınn
@Cheeryup8 yapmaya çalışırım bebeğim💜
👍🏻
👍🏻
Devamını merak ettim
@@Lol-u4j7dbugün atmaya çalışırım belki🥹
Uyurken kurduğum hayaller gibi işte,beni ifsa ettin bayan Celine,eve kameramı koydun söyle hadiii?
Video yeni görüyorum ke👍🏻
@@Zoe-writer bende yorumu yeni gördümke
Azerbeycanlıyım ama İstanbul hanımefendisiyim MNZNSNns
Wuhoo 14dk okumayı bitirdim ayy çokseldi ya,bu arada bebeğim sana kurgu yazıp atacaktım ya hani ona bir fikir bulamıyorum eğer sende varsa söylermisin,senden birşey isteyeceğim(çünki güvendiğim sayılı kurgu kanallarındansın, benim için yanlızca bir kurgu kanalı değilsin güzelim😻💌) eğer yazım şeklimi vs beğenirsen işbirliği yaparmıyız?💕
@@Zoe-writer Eğer bunun için zamanım olursa tabii ki yapabiliriz çiçeğim çok isterimm🤍🤍
@@Zoe-writer birde ne yazık ki bende de fikir yok ben zaten sizden istiyorum xksnxkmsks
@@Nilesjm ayy çok güzel olur öncelik dersler ve okula gitmek şuanda babamın arabayı hazırlamasını bekliyorum gerçekten okul bazen çok güzel bazensə sıkıcı oluyor
@Zoe-12-k6p şimdi beni de babam bıraksa başka hiçbirşey istemem biliyor musun o kadar rahat ki müzik açıp giderim ve tüm günüm mutlu geçer ama ne yazık ki ben hazırlanıp aşağı inip bu soğukta otobüs bekleyeceğim ve bir saat boyunca sıkış sıkış otobüste yolculuk yapacağım🥺
@@Nilesjm otobüs çok kötü abi ya
Yorum yazın abe heyranlarrr
@@Zoe-writer evett🥺
Bu arada 250 abonenden beri takip ediyorum biliyorsun 2-ci kez ilk oluyorum NSNANNANANA
İlkim yeahhhh
@@Zoe-writer Tebrikss🎉💜
*Hikâyelerimi beğeniyorsan beğen tuşuna basmayı ve @bone olmayı unutmayınn* 🩷 *İnsta: Celinexqw⁰⁸_* *Yorumlarınızı bekliyorumm* *Yedek hesap: Nilespark2* *Hikâye* *Not: Kısa bölüm* "O zaman sorguma devam edebilirim. Örneğin ne için kullandın hipnoz gücünü?" "Bara girerken koruma izin vermemişti bende hipnotize edip kendimi unutturmuş ve içeri girmiştim." "Barda ne yaptın?" Jimin gülerek konuştu. "Çok fazla ses vardı merak etmiştim." "Sana asılan çok olmuştur." "Oldu evet hepsini de hipnotize ettim." Taehyung aldığı cevaba gülmeye başladı. "Bize tüm bunları unutturmayacağını nereden bileceğiz." -jm "Bilemezsiniz." "Ay hayır! Barbie unutturma lütfenn!" -tae "Of tamam yeter bu kadar. Acıktım zaten. Pizza sipariş edicem, yiyen?" Taehyung ve jimin bu fırsatı kaçırmayarak ellerini kaldırdılar. Göz devirdim, her zaman ki hâlleri. "Sen peki Barbie?" Kafasını iki yana salladı. Telefonumu alıp pizza sipariş ettim. Barbie nefes verip ayaklandı. "Eğer kalkıp gitmeyi planlıyorsan çabuk geri otur Barbie." Taehyung gözlerini belerterek konuştuğunda Barbie bana bir bakış atıp geri oturdu. "Seni bırakacağımızı düşünüyorsan yanılıyorsun." "Beni ne yapacaksınız ki?" Masum masum sorduğunda jimin ve taehyung büyük bir kahkahayla gülmeye başladılar. "Yani böyle sorunca bir şey oldu" Dedi taehyung kahkahaları arasından. "Yanlış birşey mi söyledim?" Kafamı iki yana salladım. "Hayır onlar sadece gülmeye yer arıyor." "Anladım.." "Peki başka ne güçlerin var?" "Belki zamanla öğrenirsin." "Öyle diyorsan öyle olsun, sonuçta bundan sonra buradasın. Yanlış anlama, yani istersen gidebilirsin ama biz sana belki yardım edebiliriz o yüzden bizimle kalman daha doğru olur.. yani bence." Barbie birşey demeden gülümsedi. "O zaman ben denek olarak kullanıldım, ve bana sorun olmayacağını söyleyen canlı da düzelteceğiz demesine rağmen düzeltemedi. O zaman ben sonsuza kadar insan mı kalırım sence ?" "Aslında bu onlara bağlı birşey. Ayrıca bunun bir sorun olup olmadığını da bilmiyoruz. Belki de amacınız buydu ve amacınıza ulaştınız bu durumda birşeyi düzeltmeye uğraşmazlar ki." "Fabrika hatası gibi görünüyorum ama." İstemsizce gülmeye başladım. "Ne? Harika görünüyorsun." "Saçlarım ve gözlerim, tenim bile sizden daha fazla beyaz. Daha insancıl bir görünüme sahip olabilirdim." "Doğru söylüyor vampir gibi beyaz tenli ama Vita gibi pembe gözlü ayrıca oyuncak bir bebek gibi saçlara sahip. Yine de giyimin daha çok sevgilinden çalıp giyinmişsin gibi." "Taehyung'un demek istediği simsiyah giyinmişsin falan." "Aslında üstüme başka birşeyler giyecektim ama bu halimle bile çok fazla erkek yanıma geldi, eğer değiştirseydim daha fazla dikkat çekecektim o yüzden değiştirmedim." "Bu halimle bile derken? Sen zaten çok güzelsin." -jk "Meselar bunun gibi. Bu tür cümleler ile yanıma gelen çok oldu ve bu rahatsız ediciydi." "Pekâlâ. Hadi jimin gidip bize içecek alsın." -jk "Ne? Niye?" "Kalmadı çünkü, bitti." "Ben niye ben?" "Çünkü bu evin en küçüğü sensin." "Boy olarak! Ayrıca ayrıca ayrıca. Ben bu evde yaşamıyorum." "Ona bakılırsa taehyung'da bu evde yaşamıyor." "Pardon?" "Taehyung, son 13 aydır jimin'in evinde kalıyor ve eve sadece birkaç günlüğüne geliyorsun." "13 ay mı?" "Yani bir yıl bir ay." "Yuh! Ayrıca ne olmuş yani birkaç günlüğüne g-" "Ve geldiğin zaman da benim jimin'in evinde ki odam daha rahat, o ev daha aydınlık, o ev daha böyle şöyle diyorsun." "Bu bir anlam ifade etmez jungkook ben bu eve para ödüyorum her ay." "Öyle mi o halde sen git içecek almaya." "Şakaydı ben bu evin bir üyesi değilim." "Pekâlâ sen neden gitmiyorsun?" "Çünkü gitmek zorunda değilim jimin." "Bizde gitmek zorunda değiliz?" "Peki ya size içecek almaya gitmezseniz sizi evden atacağımı söylersem?" "Sen bu evden beni atamazsın burası benim de evim ve jimin benim misafirim." "O hâlde sen alacaksın?" "Hayır jimin alacak." "Ne?" "Eğer almaya gitmezsen seni kovarım." "Kovarsan bende seni evime almam." "Gitmezseniz bende sizi şuan atacağım." "Şuan atarsan Barbie'nin katlettiği herifler bizi gebertir." "Kimseyi katletmdi jimin." -jk "Ayrıca o herifler hastaneye gitmiş olmalı." -tae "O zaman sen aşağı inip al Taehyung?" Taehyung tam cevap verecekti ki Barbie onun çenesini kavrayıp kendine çevirmişti. Taehyung'un gözleri mor olduğunda şaşkınlıkla doğruldum. "Aşağı inip jungkook'un istediği içeceği alacaksın." Hem Barbie'nin hem Taehyung'un gözleri mor olmuştu. "Siktir sigma çıktı!" "Sigma ne lan?" "Sus jungkook." Biz birbirimize bakmak yerine şaşkınca taehyung'a bakarak konuşurken taehyung kafasını sallamış ve ayağa kalkıp bana bakmıştı. "Ne alacağım?" Dediğinde sesi robot gibi çıktı. "N-ne bilim al birşe-" "Taehyung kola ve soğuk çay alsana kanka." Taehyung dönüp Barbie'ye baktı, Barbie kafasını salladığında tae de Jimine bakıp kafasını salladı ve evden çıktı. Yavaşça koltuğa, Taehyung'un kalktığı yere oturdum. "Niye yaptın?" "Çok iyi yaptın eline sağlık." "Yaptım çünkü pizzacı gelmek üzereydi ve siz hâlâ tartışıyordunuz." Diyerek sorumu cevaplamasından hemen sonra kapı çaldı. Jimin hiç anormal birşey yokmuş gibi, her zaman ki tavrıyla kapıya gidip açtı ve pizzayı alıp parasını ödeyip kapıyı kapattı. Salona geri dönerken şarkı mırıldanıyordu. "Yer misin barbie?" Paketi masaya koyup yere otururken sordu. "Daha önce hiç yemedim bu yüzden yemeyeceğim." "Kesinlikle yemelisin! O kadar mükemmel birşey ki! Jungkook'un ve benim en sevdiğim şeydir pizza, al." Diyerek bir dilim uzattığında Barbie kafasını iki yana sallayıp reddetti. Nefes verip pizza dan bir dilim aldım ve arkama yaslandım. Jimin gibi, hiçbirşey yokmuşçasına davranmaya karar vermiştim. *Lütfen yorum yazın* 🥺
Omg ikinciyim şanslı günlerimdeyimm,ve senden birşey isteye bilirmiyim?
@@Zoe-writer tabii ki isteyenilirsinn💜
@Nilesjm ben kurgu yazacağım yazdığım kurguyu sana pinterest'n atsam sen okusan olurmu, yanlışlarım fln olursa diye çiçeğim?
@Zoe-12-k6p tabii ki olur bebeğim seve seve yardım ederim🌸🩷
@@Nilesjm ay yerim seni çiçeğim,o zaman sen pinterestini ver bende kurgum bittiğinde atarım😻
@Zoe-12-k6p Instagram kullanmıyordun değil mi çiçeğim
AGAGAGAG ETA MI BU DUYDUGUMMMMMMMM
@@Freepalistine. 🥹
*Hikâyeleri beğeniyorsan @bone olmayı ve beğen tuşuna basmayı unutmayınn* 💜 *İnsta: Celinexqw⁰⁸_* *Yorumlarınızı bekliyorumm* *Yedek hesap: Nilespark2* *Hikâye* Rüyamda bana telefon uzatıyorken gerçekte cüzdanımı uzatıyordu. Acaba yine mi rüya görüyordum? Geride bıraktığımız birkaç günden beri kızın ne kadar güzel olduğunu düşünüp duruyordum, tabii ki gözlerim bu güzelliği tekrar görmek için yorgunluğum ile iş birliği yaparak uyumamı sağlamış, bilinç altıma da bahşiş verip işlerine ortak etmiş olabilirdi. Bu kızı gerçekten aklımdan çıkaramamıştım, rüyam da görmeme rağmen! Barbie bebek gibiydi. Belki Barbie gibi onunla oynamak, belki Ken olup onunla çıkmak, belki de sadece pembe gözlerinin içinde kaybolmak istiyordum ama bu kızı bırakmak istemiyordum. "Birşey ikram edeyim?" Diye atıldım hemen. "Teşekür niyetinde." Merakla cevabı bekledim. Kısa bir sürenin ardından kafasını salladığında cüzdanımı alıp kapıyı sonuna kadar açarak içeri girmesini bekledim. İçeri girip salona oturdu. "Ne içersin?" "Fark etmez." Dediğinde kafamı sallayıp mutfağa koştum. Evet, ciddi anlamda koştum. Hepimize şarap doldurup salona geri döndüm. "Neden bıraktın ki?" Taehyung ve adını öğrenemediğim çilek kız samimi olmuş gibi duruyordu. Taehyung kızın hemen yanında oturuyordu, dirseğini koltuğa yaslayıp ona doğru dönmüştü. Kızın yüzünde ki gülümsemeye bakılırsa eğleniyorlardı. Keşke mutfağa gitmeseydim. "Şarap döktüm?" Tepsiyi masaya koyduğumda taehyung hemen almış ve kıza bakarak yudumlamıştı. "Ben kola istemiştimm!" Jimin çocuk gibi dudağını büzüp konuştuğunda nefes verdim. "Gidip dök o hâlde." Jimin göz devirip ayağa kalktı. Tekrar kıza baktığımda yeni fark etmiştim kızın gözlerinin koyu kahverengi olduğunu. "Neden çıkardın lenslerini?" Kız kaşlarını çattı, taehyung kızdan daha çok şaşırıp kızın çenesini tutmuş ve kendisine çevirmişti hızlıca, kız ellerini engel olacakmış gibi kaldırdı ama durdu. Onun yerine ben Taehyung'un bileğini tutup ittim. "Ben lens kullanmıyorum ki?" "Arkadaşlar!" Jimin elinde kocaman bir bardak ile koşarak girdiğinde birkaç damla kola yere düştü. "Jimin! Ne yapıyorsun?!" Dedim telaşla ayağa kalktığımda. "Aşağıdalar bizi bulmuşlar!" Taehyung dizlerini kendine çekip koltukta küçüldüğünde göz devirdim. "Arkadaşlar, adamları zaten biz çağırdık, adresi biz verdik, doğal olarak aşağıdalar ki bizim de orada olmamız gerekiyordu." "Doğru söyledin. Zaten gelmedik sanıp gidecekler işte." "Evet. Sil şimdi." Dedim yeri işaret ederek. Yere bakıp nefes verdi. O sırada kapı çaldı. "Evi buldular!" "Taehyung! Kız gibi davranmayı bırakacak mısınız?" "Jungkook sen dövsene hepsini?' "Jimin ben Hulk muyum?" "Jungkook hastane de ziyaretime gelirsen bana beyaz çiçek getir." -tae Nefes verip kıza baktım. Tepkisizce jimin'in masanın altına girme çabasını ve taehyung'un yastık ile yüzünü kapatmasını izliyordu. Herşeyi bırakıp bu kızı korumalıydım. Kapı kırılacakmış gibi çalınmaya başlayınca mal gibi durmayı bırakıp kapıya gittim ve açtım. "Siz içeri geçin ben hemen geliyorum." Adamların birşey demesine izin vermeden mutfağa gittim. Kısa süre sonra taehyung ve jimin de koşarak yanıma gelmişlerdi. "Lan niye geldiniz siz?" "İçecek servis- "Mal mısınız lan birde bizi dövmeye gelmiş adamlara içecek mi vericez yürüyün içeri." Diyerek kapıya yöneldiğimde taehyung kolumdan tuttu. "Jungkook en azından biraz oyalasak?" "Hem bak ben sana ne anlatıcam jungkook!" "Ne anlatacaksın jimin?" "Ne anlatacaksın jimin?" Taehyung dişlerinin arasından konuştu. "Iı şey işte, şeyi biliyor musun? Senin.. şu geçenlerde takıldığın kız, ne anlatmış senin hakkında?" "Ne anlatmış?" "Ne anlatmış jimin?" Taehyung yine dişleri arasından konuşup kaş göz hareketlerini yaptı. Tezgaha yaslanıp korkak arkadaşlarımı izledim. "İşte şey anlatmış ya taehyung? Demiş ki.. jungkook beni yerden yere duvardan duv-" "Yok! Öyle dememiş tabii ki şakacı jimin'imiz bizim.. demişki, ben jungkook'un evinde birşey gördüm, ne gördü?" "Ne gördü?" "Ne gördü.. şey gördü. Taehyung'un demek istediği şey yani şey görmüş senin şu tablonu." "Hangi tablomu?" "Şey işte canım sende-" "Benim evimde tablo yok ki jimin?" İkisi birbirine bakıp gülmeye başladı. Çok kısa bir süre gülüşlerin eşlik ettim fakat sonra gülüşümü yüzümden silip kapıya yöneldim. Taehyung hemen koluma yapıştı. "Jungkook kıyma bize!" "Taehyung kes." "Ya jungkook benim sevgilim var! Ben evlenicem daha ölemem!" Tam cevap verecekken salondan gelen ses ile sustum. Sanki birşey.. devrilmişti? Hızlıca salona koştum. Büyük bir yaralanma faciasını, kızın yaralanmış olmasını ve ambulans çağırmamızı ya da kızın çekip gitmesini falan bekliyordum, ama etrafa savrulmuş dört adam kesinlikle beklemiyordum. Adamlardan biri masayla birlikte yere devrilmişti, ses bundan gelmiş olmalıydı. Diğeri koltukta kolunu tutarak sızlanıyordu, öbürü yere oturmuş, sırtını koltuğa dayamışken kafasından akan kanı silmeye çalışıyordu, yine de başarılı olduğu söylenemezdi. Diğer ikiliden biri duvarın dibine çökmüş sızlanıyordu ve diğeri koltuğun kolçak kısmına oturmuş şaşkınca arkadaşlarına bakıyordu. "Hassiktir." Diye küfür mırıldandım. "Lan madem adam olamadınız bari erkek olsaydınız siyah kuşak kız mı getirdiniz?!" Dediğinde kaşlarımı çattım. Adamların kendi aralarında sorun yaşayıp birbirlerini dövmesini de beklerdim, sonuçta olasılıktı, ama Barbie'nin siyah kuşak çıkmasını sahiden beklemezdim. Büyük bir şaşkınlıkla kıza baktım. Adamın bahsettiği kız kendisi değilmiş gibi küçük, çok küçük adımlarla yanıma geldi ve hemen yanımda durdu. "Siyah kuşak ne demek?" Diye sorduğunda, benimle dalga geçtiğini düşündüm. "Ah ambulansı arayın kolum!!" Telaşla adama doğru ilerlediğimde hiçbirşeyi olmayan adam ayaklanıp kolumu tuttu. "Uzak dur." "Bakacağım çok mu kötü-" Bıçağını çıkarıp karnıma dayadığında olduğum gibi kaldım. "Lan jungkook!" "Yuh n'olmuş burada?" "Jimin onu siktir et Jungkook ölüyor!" Barbie beni kolumdan tutup bir adım geriye gitmemi sağladığında kendisi adamın önünde geçmiş ve kolunu tutup çevirerek adamın acıyla bağırmasına sebep olmuştu. Korkuyla bağıran Jimine bir bakış atıp önüne döndüğümde adamın sırtının Barbieye dönük olduğunu ve boğazına bıçak dayanmış olduğunu gördüm, kız bıçağı iyice adamın boğazına bastırıp sağa kaldırdığında hemen kolunu tuttum. "Hey bekle! N'apıyorsun öldürecek misin?!"
↓Devamı↓ Bana bakıp kaşlarını çattı. "Ama o seni öldürecekti?" Diye sordu masum masum. Cevap verecektim ki adamlardan biri hızlıca doğrulup onun kolunu tutup kendine çevirmiş ve şiddetli bir tokat atmıştı. Gözlerimi sonunda kadar açıp adamın yakasından tutup kendime çekmiş ve kafa atmıştım. Adam doğrulup bana yumruk atacakken kız sert bir tekme ile geriye savrulmasına sebep olmuştu. Hatta arkada yatan arkadaşına takılarak yere düşmüş kafasını yere çarpmıştı. Kolu kırık olan adam kolunu tutarak yanımızdan geçip gitmiş ve evden çıkmıştı, diğerleri de ağırdan alarak doğrulmuş ve arkadaşlarının peşine gitmişlerdi. "Jungkook sen adamları iki dakika da nasıl dövdün?" "Ben dövmedim ki? Barbie dövdü." "Nasıl?" Taehyung kaşlarını çatıp kıza yaklaştı. "Barbie dövüş öğreniyor diye bir oyuncak duymuştum ama Barbie milleti katlediyor diye bir oyuncak duymadım." Dedi jimin. Kıza baktığımda kolyesini tutup okşadı ve biraz sonra konuştu. "Ben insan öldürmedim ki?" "Bir dakika ya, sen ben engel olmasam gerçekten öldürecektin farkındasın değil mi?" "Ama yapmak zorundaydım." "Zorunda mıydın, o niye?" "Çünkü bu emri aldım." "Emir mi aldın?" -jk "Kimden?" -tae "Bilmiyorum. Sadece beynimde cümle yankılandı ve ona uydum. Jungkook engel olduğu için yaşıyor o adam." "Hıh bende nasıl oldu da oturduğumuz yerde böyle bir güzellik bizi buldu diyordum, şizofren çıktı!" -jm "Pekâlâ.. gel oturalım." Dedim omuzunu tutup koltuğu işaret ettiğimde. Kafasını sallayıp oturdu. "Neyse ne, çok teşekür ederiz hayatımızı kurtardın!" Taehyung kızın hemen yanına oturup ellerini tutarak konuştu. "Teşekür etmenize gerek yok. Kötü konuşuyorlardı ve bende hadlerini bildirmek istedim." "İyiki geldin." Jimin ne ara gittiğini bilmediğim mutfaktan çıkıp yanımıza geldiğinde elinde ki soğuk suyu kıza uzattı. Kız suyu yudumlamak yerine onunla bakışmalar karar vermiş olmalıydı, uzun bir sessizlik oldu. "Senin adın ne?" Dediğimde bana baktı, gözleri saniyeler içinde renk değiştirerek pembe olduğunda gözlerim sonuna kadar açıldı. O ise bundan habersiz kolyesini okşayıp cevap vermişti. "Bir ismim yok." "Gözlerin.. sen nesin?" "O-oha, Vita mısın lan sen?" "Vita ne demek? Taehyung ne saçmalıyorsun?" Dedim sinirle. Kız yine kolyesini okşadı ve cevap verdi. "Vita omegaverse evreninde bulunan bir türdür. Alfaları ve omegaları feromonları ile etkisi altına alabilirler." "Lan ne diyo bu Google amca gibi?" -jm "Jimin ne biçim konuşuyorsun kızla ya? Sen Vita mısın abla?" -tae "Hayır ben omegaverse evreninde bulunan herhangi tür değilim." "Peki sen insan mısın?" -jm "Jimin!" -tae "İnsan vücudunda olduğum doğru." "O ne demek şimdi?" -tae "Sen nasıl göz rengini değiştirdin?" Dedim yeterince sustuğumu düşünerek. "Bu benim elimde olan birşey değil. Farklı duygular hissettiğimde değişebiliyor. Sakinleştiğimde ya da paniklediğimde." Nefes verip boş koltuğa oturdum. "Şimdi sen insan değil misin?" "Şuan da insan vücudu içindeyim." "Kesin bir cevap ver, yani insan değil misin?" "Öncelikle ben birşey sorabilir miyim?" "Sor?" Taehyung benden önce konuşup cevap verdi. "İnsanlar göz rengi değiştirebilir mi?" "Hayır." "İnsanların olağanüstü güçleri var mı?" "Hayır." "Tüm kadınlar kalabalık bir erkek gurubunu dövebilir mi?" "Bazıları." "İnsanlar vücutlarında bulunan yaraları saniyeler içinde yok edebilir mi ve kafalarının içinden birşey onlara emir verir mi?" "Acaba deli mi?" Jimin bana yaklaşıp fısıldadı. "Hayır." "Peki her insan taktiği kolyeyi parmağı ile okşayarak istediği bilgileri elde edebilir mi?" "Hayır.." "O zaman ben insan değilim." "Sen bu dediklerini yababiliyor musun?" Dedim şaşkınlıkla.
↓Devamı2↓ "Evet." "Sen nesin?" "Bunu bilmiyorum." "Pekâlâ.. insan değilsin, hayvan değilsin, bitki de değilsin, cin de değilsin, melek.. meleklerin güzel olduğunu biliyorum ama daha önce görmediğim için böyle güçleri var mı bilemiyorum." -tae "Görmediğin birşeyin güzel olduğunu nereden biliyorsun?" "Çünkü onlar melek." -tae "Robot musun?" -jm Jimin'in sorusu ile ona baktı, elini kolyesine koyup okşadı ve kafasını iki yana salladı. "Elektronik-mekanik bir cihaz değilim ve önceden programlanmış görevlerim yok." "Ne yaptın az önce?" Diye sordum merakla. "Mini bir araştırma." "Vaov.." Taehyung hayranlıkla konuştu. "Uzaylı misin peki?" Yine jimin sordu. Kızın eli yine kolyesine gittiğinde elini tutup durdurdum. "Uzaylının insanlar arasında ki tanımı bir tık farklı, yani.. uzayda, galaksi de yaşadıklarını düşündüğümüz yaratıklar dan bahsediyor jimin. Yani evet sen uzayda yaşamıyorsun dünyadasın ama biz bu uzaylıların dünyaya inip bizi öldüreceğini falan düşünüyoruz yani inşAllah birgün." "Sizi öldürmek için gelmedim. Uzaylı olduğumu sanmıyorum ama kesin bir bilgi veremem." "Pekâlâ.. başka, başka ne olabilirsin? Yeni bir yaratık bulmamız lazım." -tae "Peki, sen.. yani annen baban falan?" -jk "Benim bir Ailem yok." "Peki sen nereden geldin?" -jm "Bunu bilmiyorum. Birkaç gün önce ormanda uyandım." "Saçını falan sen boyatmadın mı yani?" -tae "Taehyung sen salak mısın?" -jk "Gözlerimi açtığımda aynen bu şekilde, ve bu kıyafetlerleydim." "Sen hafızanı kaybetmiş olabilir misin? Belki biriyle kavga ediyordun ve sen düşüp yuvarlandın, o kişi de kaçıp gitti?" -jm "Bunu hatırlamamın bir yolu yok mu?" "En son hatırladığın şey ne?" -jk "Aslında bugün hatırladığım birşey var. Onlar insan vücudunda değillerdi. 'bir sorun olmayacak korkma' dedi biri, diğeri de 'hadi yapalım artık şunu' dedi ve sonra bir tuşa bastılar." "Deney!" Diye bağırdı jimin. "Deney yapmışlar! Yani deney yapmışsınız." "Oha.. şimdi sen gerçekten robot falan mısın?" -tae "Tamam peki seni bu kadar çok düşündüğüm de ne bekliyordum ki tabii ki yeni bir rüya göreceğimi bilmeliydim. Yalnız iyi rüya konuşulur bu arkadaş ortamında falan iyiymiş baya yani." Kendimi kandırmaya fazla devam edemedim çünkü üzerimde 'ciddi misin?' diyen iki çift göz vardı. Kız yine tepkisizdi. Dayanamayıp kendime tokat attım. "Tamam of sakinim şimdi sen yani öylece varoldun ve harika birşey olmana rağmen ortada mı kaldın öylece duruyor musun tüm gün güçlerini falan kullanmıyor musun?" "Gerekmedikçe kullanmıyorum. Genelde gerekmiyor fakat şimdiye kadar en çok hangi gücünü kullandın derseniz hipnoz gücümü söylerim." "Söyledin zaten ve sen bir dakika sen hipnoz da mı edebiliyorsun peki yani niye en çok niye kullanıyorsun bu gücünü ne yapmak için?" -tae "Taehyung hipnoz gücü ne yapmak için kullanılır?" Gözleri beni buldu ve sinirle soludu. "Ben ne dediğimi biliyor muyum sence?" "İçinden çıkmadığım durumlarda karşımda ki kişiyi hipnoz ederek istediğimi yaptırıyorum." "Yani biz sana istemediğin hiç birşeyi yaptıramayız?" Kaşlarımı çatıp Jimin'e baktım "Jimin mal mısın zaten niye yaptıralım istemediği birşeyi?" "Sen önce cümle kurmayı öğren." "Mesela peki- dur biz sana ne diye sesleneğiz ya?" Taehyung bize baktı fakat bende fikir yoktu. "Bir isim bulmalıyız." Dedi jimin. "Özel bir isim bulmalıyız çünkü o bir yaratık yani belirsiz bir varlık." -tae "Affedersiniz de bir yerlerimizden isim uyduramayiz şuan seslenebileceğimiz normal bir isim bulsak yeter." "Jungkook haklı o zaman Barbie diyelim." -jm "Normal bir isim.." Dişlerimi sıkarak konuştum. Bu ikisi beni anlamakta çok ısrar ediyorlardı. "Jungkook sence 'barbie' anormal bir isim mi?" "Oyuncak isimi taehyung, oyuncak." "Zaten bu da oyuncağa benziyor. Hem sen değil misin barbie diye bahseden, senden ilham aldım işte." "Harbiden lan sen niye oyuncak gibisin saçların gözlerin falan?" -jm "Bunu bilmiyorum." "Gözlerin neden hâlâ pembe?" Dikkatle gözlerini incelerken sordum. "Panik misin hâlâ?" Taehyung şaşkınlıkla konuştu, kız güldü. "Panik olduğumda genelde bunu belli ediyorum, panik değilim fakat sakin olduğumdan dolayı pembe olabilir." "Genelde Pembe mi oluyor?" "Çoğunlukla evet." Jimin'in sorusuna cevap verdikten sonra arkasına yaslanmış ve bana bakmıştı. Bende nefes verip yerimden kalkmış onun oturduğu koltukta ki kolçağa oturmuştum. "Şimdilik sana Barbie diyelim bakalım. Eğer birgün kendi isimini hatırlarsan sana öyle sesleniriz." Kafasını sallayıp onayladı. "Barbie, hm?" Diye tekrarladım, pembeleri kahvelerime değdi ve tebessüm etti. Pekâlâ, sanırım fantastik bir olayın içine düşmüştüm ve iki seçeneğim vardı: Ya umursamadan bu kızı yollayacak ve unutacaktım, yani hayatımda fantastik olaylara yer vermeyecektim, ya da onunla birlikte cevaplarını bilmediğimiz soruların peşine düşecektim. Elbette ki ikincisini seçecektim. DEVAM EDECEK🌸
Artık çok fazla youtubeye girmeyeceğim söz'lendim çünkü bu yüzden aktifliğim çok az olacak 😢❤
@@Jimininserçeparmağı yaa yerim seni hiç sorun değil unniem💜💜💜💜
Tatlı düşüncen için teşekkürler güzelim 💜☺️
@Jimininserçeparmağı rica ederim unniee🌸💜
@Nilesjm 🥰💜
İkinci bölüm ne zaman gelicekk❤
Mukemmel olmus ya
@@The_Best_Stayy çok teşekürler çiçeğim🌸🤍