Відео

❤❤çok iyisiniz

Asıl mesele şu: gerçekten akıl hastalığı bulgusu taşımayan birinin beyanını esas alıp hasta, gerçekten akıl hastalığı bulgusu taşıyan birinin beyansızlığını (tavrını, statüsünü, dokunulmazlığını) esas alıp onu normal görmek. Normal birinin esareti ve ona yapılan muamele büyük bir sorun gibi görünüyor olabilir ama en büyük soru(n) şu ki fiziki müdahaleyle (ilaç vs) beyne girip ona deli olduğunu inandırdığı için gerçekten deli olması ya da deli edildiği için buna inanmak zorunda bırakılması. Maalesef.

İnsanın özü maddi nedendir. Yani insanın topraktan yaratılma aşamasındaki toprak maddi nedendir. Onun özellikleri formel nedendir. Yani insanın akıl sahibi bir varlık olarak diğer canlılardan farklılaşması formel nedendir. İnsanın yaratılma amacı Tanrı'nın emir ve yasaklarına uymaktır. Bu ise ereksel nedendir. İnsanı yaratan ve ona hayat veren Tanrı ise fail nedendir. Tanrı hem hareket ettirmeyen hareket ettirici hem de Farabi'nin on akıl kuramındaki ilk akıldır. Ayrıca İbn-i Sina tarafından da zorunlu varlıktır. Sudur nazariyesine göre ise insan Tanrı'nın varlığından taşarak dünyaya gelmiştir. Vahdet-i Vücud'a göre ise yarattıklarında tezahürü görülendir. Aristoteles Platon'un idealar ve fenomenler kuramına karşın duyu-akıl formunu önermiştir. Aristoteles altın orta kuramında herşeyin azı ya da fazlasının zarar olduğunu dile getirmiştir. Örnek olarak;çok tutumlu olmak ile çok savurgan olmak arasında bir fark olmalıdır. Zaten mantığı kurup sistemleştiren de Aristoteles'tir. Biyoloji alanındaki önemi ise dönemine göre canlıları sınıflandırmasıdır.

Platon varlığı dünya dışında arar. Aristoteles ise varlığı bu dünyada arar. Aristoteles duyu akıl formunu, platon ise idealar ve fenomenler formunu oluşturur. Aristoteles'in altın orta kuramı da önemlidir. Bu kuramında her şeyin azı ya da fazlasının zarar olduğunu dile getirir. Dört neden ilkesi: Maddi neden: Varlığın ortaya çıktığı dayanaktır. Yani malzemesidir. Yani varlığın özüdür. Camdan bardak yapılması. Cam maddi neden. Formal neden: Varlığın ortaya çıkan şekli ve özellikleridir. Bir nesneyi diğer nesnelerden ayıran özelliklerdir. Bardağın özellikleri. Camdan bardak yapılması. Camdan pencere yapılması. Ereksel neden: Varlığın meydana gelmesinin amacıdır. Bardağın amacı suyu içerisinde tutmak. Fail neden: Varlığı oluşturan unsurlardır. Heykeli yapan heykeltıraş. Yaratılışla ilişkilendiriyorum. Tanrı-hareket etmeyen hareket ettiricidir. İlk hareket ettiricidir. Maddi neden: İnsanın topraktan yaratılması. Toprak maddi nedendir. Formel neden: İnsanın akıl sahibi olmasıyla diğer canlılardan farklı olması. Ereksel neden: İnsanın yaratılma amacı Tanrı'nın emir ve yasaklarına uymaktır. Fail neden: İnsanı yaratan ve ona hayat verendir. Tanrı.

🌸✨

Şahane bir anlatım 🙏❤️

İslama göre bu sorunun cevabı “simülasyon değildir” olucaktır. Allah c.c yaratıcıdır ve bizde onun sınavındayız ama bu simülasyon değildir

Sonunda dediklerin.. ne kadar güzel..

Nich hepsinin ötesine gitti iyi nin ve kötünün ötesine …

Emeğine sağlık kardaş heleki en son bölümü bazı içerikleri muhteşemdi. Fakat ben Tanrının misafir perver biri olduğunu düşünmüyorum. Aksine hayatın işlemesi için yapması gereken acımasızlığı ortaya sergilediğini düşünüyorum. Ben sadece Neden yaptığını bilmek isterim. Bence Spinoza hayatında aradığı cevabı bulmadığını düşünüyorum. Fikirlerine saygı duyuyorum. Ama fosilleşmiş bir felsefedir. Modern çağın felsefesine okyanusun yanında küçük bir göl gibi kalmış. Aradığım cevap bu değildi. Belliki Albert Einstein bilimle uğraşırken pek tanrıya merak duymamıştır. Benim bildiğim ve bilmek istediğim tanrıyı kimse tanımlamamış bu güne kadar. Benim tek sorum Tanrıdan önce ne vardı! Saygılar

Hocam durdum ve düşündüm.Redpill den çıkar ilişkilerinden şu bu alışkanlığı değiştirmek için bilinçdışına Savaş açmaktan iş yerindeki mücadelelerden bı bırakıp sadece yavaşladim yatmanın hayalin huzurunu tattım.Ne dürtüleri doyurdum ne de başka bir şey.Üzülmekten dertten ekonomiden bu hale geldik.Bu acıya son verilebilir mi yoksa bu acının içinde yaşanmışlıklarimizla mi gideceğiz?En son yıldızları geçen yıl köye gittiğimde gördüm.Çocukluğumda yıldızları gördüğümde elektrik kesildiğinde ülke dertlerine yakınmak yerine sadece romantize ederdim.Müzik dinlerdim ışık açar resim yapardım. bize ne olmuş

atalarımız doğru dine inanıyorlarmış . tengrizimle birebir aynı ..

Gazali İslam felsefesine darbe vuran adamdır. Onun yüzünden ve onun bu gelenekselci yaklaşımından dolayı İslam alemi asla sorgulamacı bir yaklaşıma sahip olamadı. Asla ibni Sina ve ibnü Rüştü takip edemedi. Hepsi Gazali'nin sorgulamaya ve felsefeye karşı olan olumsuz tutumu yüzünden oldu.

İbn-i Sina sudur nazariyesinden de etkilenmiştir. Bu kurama göre Tanrı'nın yarattıkları ondan taşmıştır.

Medinetül fazıla adlı eseri,On akıl kuramı,erdemin gerekliliği Farabi felsefesinin kilit noktasıdır.

Kindi'nin hudus deliline pek fazla değinmemişsiniz.

Spınoza zamanın İslâm flozoflarından ibni rüst Farabi ve abi Senna dan etkilenmiş.

Aleviliğin İslam içinde sırlanmış-saklanmış, yalan halini (Tasavvuf) anlatıyorsunuz. Aleviliğin üstündeki sırrı pekiştirmekten başka bir şey değil anlatıklarınız. Vahdet-i Vücut değil, Vahdet-i Mevcutu anlatmanız gerekiyordu Spinoza'nin Tanrısını anlatmak istiyorsanız...Olmamış dostum.

O da birşey mi? Ben herkesin tanrısına inanıyorum. Spinoza tanrı - doğa bileşkesini ortaya koyarken, insan zihnini zorunlu olarak doğanın dışına koyuyor. Bu kadar karmaşıklaştırmaya gerek yok. Problematiği anlayabilmek için bu kadar indirgiyorsa eğer allah akıl fikir versin diyorum hocam. Ne yormuş ama.

Videonun sonunda, Spinozananın tanrısını kendi kafana, idrakine, anlayışına göre konuşturdunuz ve tanrı dile gelse insanlığa bunları söylerdi herhalde dediniz. Aslında, teist yaklaşım çerçevesindeki dinlerin kurucuları da aynı şeyi yapmışlar ve tanrıyı kendi kafalarına göre konuşturmuşlardır. Ve aslında tanrı, hem sizin dediğiniz gibi, hem de diğer dinlerin dediği gibi konuşmuştur. Bütün bunların hepsi, tek ve bölünemez olan, ve ilelebet var olmak zorunda olan TÖZün farklı halleridir.

Gerçekliğimiz simüle edilmiş olsa bile bu simüle edilmiş gerçekliği deneyimleyen bilincin kendi içinde gerçek olması gerekir COGİTO ERGO SUM

Descartes şüpheci demişsiniz ama tam anlamıyla şüpheci değil. Descartes şüpheyi bir amaç olarak değil,bir araç olarak kullanıyor. O septikler gibi tamamen şüpheci değil. Onun şüpheciliğine yöntemsel şüphecilik yani metodolojik şüphecilik de denir. Ayrıca descartes kartezyen felsefesinin de kurucusudur. Zaten modern felsefesinin kurucusu. Descartes ruh ve bedenle ilgili olan görüşünde ruhun ölümsüz,bedenin ise ölümlü olduğunu dile getirmiştir. Aksine o metafizikle de ilgilenen bir filozoftur. Felsefenin modernist bir yapıya bürünmesini sağlayan efsane bir filozoftur Descartes.

Varlıkları ikiye ayırabiliriz mutlak varlık kendinden başkasına muhtaç olmayan varlık muhtaç varlık ise yaratılmış olan kendinden başkasına muhtaç olan varlıktır muhtaç varlık hiçbir zaman mutlak varlık gibi değildir bunu şöyle örneklendiriniz okyanustan alınan bir damla su Okyanus değildir ancak okyanustan bir damla sudur

Son kisimdaki Tanrinin ne istedigi kismi sizin yorumunuz olmus, Spinoza bu gez dolas eglen kismina nerede yer vermis?

Anlasilir,sade ve olgun bir video olmus.Konu da gayet iyi anlatilmis.Konusulmasi ve eserleri uzerinde bolca dusunulmesi gereken bir sahsiyettir Spinoza.

Hocam Stoacılar fatalizmi mi savunur o zaman. Ayrıca Stoacılar köleliği ilk kez reddeden felsefi düşünce mi?

Videoda bahsettiğin noktalar, insanlığın en kadim sorularını yeniden düşünmeye itiyor. Gökyüzüne bakıp evrendeki yerimizi sorgulamak, belki de bir anlamda Sokrates'in "Kendini bil" öğretisiyle de kesişiyor. Kendimizi bilmek, sadece iç dünyamızı değil, aynı zamanda evrendeki küçüklüğümüzü ve büyüklüğümüzü anlamayı da içeriyor. Nietzsche, insanın varoluşsal yalnızlığını dile getirirken, "insanın bir gözüyle sonsuzluğa, diğer gözüyle zamana bakması gerekir" der. Bu perspektif, hem yıldızlara bakıp evreni düşünmemizi hem de burada, bu an içinde varoluşumuzun anlamını sorgulamamızı sağlar. Ayrıca, videoda Spinoza'nın conatus kavramına değinmen çok anlamlıydı. Spinoza, her varlığın kendi varoluşunu sürdürmeye çalıştığını söylerken, belki de bizim evreni anlama çabamızın bir yansımasını tarif ediyordu. Evrenin büyüklüğü karşısında küçük hissetmek, aslında bu sonsuzluğun bir parçası olduğumuzu anlamamıza da vesile olabilir. Kant’ın yıldızlı gökyüzü ve ahlak yasası arasında kurduğu bağlantı, insanın hem doğayla hem de kendi iç dünyasıyla olan ilişkisini ne kadar derin bir şekilde kavradığını gösterir. Bu içsel yolculuklara devam etmek dileğiyle, teşekkür ederiz..

🧡

Harika bir kanal 👍

Hocam, şehir yaşamı bizi gerçekten ipek böceği gibi kozaların içine hapis etti....

Kuralın olmadığı bir dünya mümkün değil.."kendin için istediğini başkası içinde işte" sözü bile bir kural içerir..dolayısıyla kuralsız bir hayat düşünülemez.özgürlük mü? Hakiki özgürlük yaratıcının koyduğu yasalardadır..kaynak itibarıyla yaratıcıdan beslenmeyen, insanların hevasından ortaya koyduğu yasalar hayatı daha da zorlaştırır,karmaşık hale getirir,insanları birbirlerine köleleştirir..hasılı yaratıcının yasaları hayatı kolaylaştırır ve özgürleştirir...

Hocam ağzınıza sağlık; bizi yine aldınız, götürdünüz...Yıllarca önce köyde gökyüzündeki yıldızları doyasıya izlemiştim,o gün geldi aklıma.

Allah ın peygamber lerle insanlara peyderpey gönderdiği ,açık ve yalın bir şekilde anlattığı dinleri çok güzel bir şekilde felsefe yaparak yok saymışsınız . Benim inandığım kuran ı kerim kişinin mahşerde sevdiğiyle birlikte olacağını söylüyor. Ben hz. Muhammed s.a.v. ile birlikye olmak istiyorum. Sizlerinde sevdiğinizle birlikte olmanız için dua ediyorum.

Emeğine sağlık oğlum; yine samimi ve bizleri düşünmeye sevk eden bir video olmuş...

2021 yılında tutunduğum maddi ve manevi tüm (Allah, dua ,beklenti) şeylerin hiçbir anlamı ve faydası olmadığını anladım. İnsan kendisini doğaya teslim etmeli ve doğaya uygun yaşamalı diye düşünmeye başladım. Sonra arkadaşım aracılığıyla Spinoza nın kitaplarını okumaya başladım. Spinoza ile tanışmam bu şekilde oldu 😊

tatil yaramış yalnız hocam

Şehir hayatının içinde koştururken, gökyüzüne bakıp evrenin büyüklüğünü ve kendi küçük varlığımızı sorgulamak gerçekten büyük bir lüks oldu. En son yıldızları doyasıya gördüğümde köyde yaşıyordum... Gerçekten düşündürücü bir video olmuş, bu tarz içerikler için devamını bekliyoruz. Teşekkürler!

Yıldızları izlemeyeli yıllar oldu... Bu video bana bir an için her şeyi bırakıp başımı gökyüzüne çevirmem gerektiğini hatırlattı. Kant'ın beni gerçekten etkiledi teşekkürler video için.

Adeta düşüncelerimi seslendirmişsin. Şehir hayatının gürültüsü içinde bu tür konulara kafa yormak gerçekten zor. Bu tür konulara daha fazla yer verdiğin için teşekkür ederim. Umarım daha çok insan bu kafada kalmayı başarabilir:)

Yıldızlar ve evren üzerine düşünmek, bana her zaman hayatta gerçekten önemli olan şeyleri hatırlatır. İnsanların evrendeki yerini sorgulamak bence de çok değerli. Bu soruların peşine düşen biri olarak yalnız olmadığımı bilmek güzel. Carl Sagan'ın dediği gibi 'Bizler, yıldız tozundan yapılmış varlıklarız.' Bu video bana bunu bir kez daha hatırlattı

Enerjiniz çok güzel video konusundan bağımsız olarak anlatım tarzınızı ve ses tonunuz çok beğendim diğer videolarınızı da izlyeyeceğim

abi dediğin gibi bu ülkede ciddden bu konuları düşünmek ve dertlenmek lüks

emeğinize sağlık yine çok güzel ve insana değerli bakış açısı katan bir video olmuş 🤍

Platon ve Aristoteles olmadan İslam düşünürleri yenilik mi koydu ortaya? Taraflı anlatım

Hazreti adem yasak elmayı yemese ve önceden iyi bir melek olan Şeytan isyana kalkışmasa idi şu an kötülük veya iyilik kavramları yoktu. Tanrı evreni yaratırken canlıları imtihana tabi tutmuştur.Bu imtihanı hayvanlar ve dağ,taş reddetti. Ama insan direk kabul etti. Belli bir zaman sonra da bazı insanlar özgür irade problemine karşı çıkarak yaptıkları yanlışlar için Tanrı'yı suçladılar. Ama bilmiyorlardı ki baştan Tanrı'nın imtihanını kabul etmeyeceklerdi. Bu durumlar yüzünden ilk insan Hz,Adem'den beridir kötülük problemi var.

Töz’ün ingilizcesi ne?

Surprizli son 🙂

Kelimeleri yutma daha yavaş

Emeğiniz,yüreğinize sağlık ,yolunuz açık olsu, Evren ana hep yüreğinizde olsu🙏🍀🍀💐